Her ne kadar büyük Türk bilgesi bir zatı muhteremden öğrendiğim kadarı ile dünyanın dörtte üçü su da olsa…
Kullanılabilir su kaynaklarımız kısıtlıdır…
Su içe tüm canlı dünyasının canlılık kaynağı ve sebebidir…
Su yoksa hayat yoktur…
Su azsa medeniyet de yoktur insanlık da merhamet de yok olma sürecine girer…
O yüzdendir ki, kullanılabilir su kaynakları konusunda baştan her bir birey olarak, kurumsal ve toplumsal olarak da hassas ve korumacı olmak mecburiyetindeyiz…
Dünyanın kişi başı günlük ortalama su tüketimi 80 litre iken bizde ise 250 litreye yakındır…
Bu bir gelişmişlik ölçüsü değil israf ölçüsüdür…
Gelişmişlik ve medeniyetin ölçüsü suya ulaşabilmektir…
Su insani bir haktır…
Devlet belediyeler kanalı ile bu hizmeti ulaştırır…
İnsani kullanım miktarı ise olabildiğince düşük olmalıdır…
Ancak…
Bu miktarın fazlası yani israfın bedeli olarak daha fazla para ödemek yeterli değildir…
Daha fazla değil, çok çok fazla ödemek ile beraber başka ve daha ağır yaptırımları da olmalı ve mutlaka uygulanmalıdır…
Bireysel olarak duşta kaldığımız süre, bulaşık ve diğer temizlik için kullandığımız suya özen göstermek ile beraber anlamsız peyzaj ve bahçe düzenlemeleri, lüzumsuz ve faydasız çim yeşillendirmesi yerine doğal çayır yeşilliği ve sulamaya ihtiyacı olmayan ağaçlandırmaların tercihi önemli…
Site yönetimleri ve belediyelerin peyzaj düzenlemeleri ve yeşillendirme çalışmalarında da bu konu çok önemli…
Ve tarımda…
Suyun en verimli kullanımı ve israfın önlenmesi…
Bunun için bir taraftan eğitim ve maddi teşvikler, bir taraftan da ağır yaptırımlar ve takip önemli…
Su kaynaklarının kirletilmemesi ve kullanılmış suyun arıtılması da yine belediyeler eli ile devletin görevi…
Millet ise su arıtma tesisi açmama töreni düzenleyip kendisi ile alenen dalga geçmeye teşebbüs edenlere hak ettiği tavrı göstermeli…
Eskişehir’de denizimiz yok ancak denizlerin temizliği de yine bizim tüm canlıların sağlığı için hayati bir öneme sahip…
Özellikle İzmir körfezinin ve Marmara Denizi’nin kirliliği çok ciddi meselelerimiz…
Bu konuda bugünden gerektiği gibi davranmaz ve kaynaklarımızı hor kullanır isek, telafisi çok zor hatta mümkün olmayan durumlar ile karşılaşmamız kaçınılmaz olacak…
AZ DA SAĞLIK…
Unutmayalım ki…
Hiç ilaç yazmayan veya az yazan bir doktor bilmediği, okumadığı için değil, tam aksine çok okuduğu ve çok bildiği için böyle davranıyor….
ESKİLERDEN…
Şehir içi nakliyat tek atlı arabalar ile yapılırdı…
