Rize il kongresinde konuştu Reis…
“Kendisine çok sayıda şikayet ulaştığını belirten Erdoğan, "AK Parti böyle olamaz" dedi.
Bir dava partisi olduklarını savunan Erdoğan, "Aksi takdirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz.
Bu bizim asla göz yummadığımız bir durumdur" şeklinde konuştu.
"Aksi takdirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz"
Bazılarına bu söylediklerim zor görünebilir ama bilin ki bu cumhurbaşkanı çok şikayetler alıyor.
Bu şikayetleri burada haykırmam lazım, hepinizin bilmesi lazım. AK Parti bir dava partisidir.
Bunları herhangi bir kazanç, mevki beklentisi içerisinde değil davamızın bize yüklediği sorumluluk gereği yapmamız gerekiyor.
Aksi takdirde partiyi ticarethaneye çevirirsiniz. Bu bizim asla göz yummadığımız bir durumdur.
Ticarethane gibi olan çok sayıda parti, STK ve belediye zaten var.
Ama AK Parti böyle olamaz….”
Taban teşkilatlardan şikayetçi idi…
Reis’e seslerini duyuramadığını düşünüyordu…
Reis ise bu konuşma ile Millete haberdar olduğunu ve takipçisi olduğunu, görevdekilere de farkında olduğunu bildirmiş oldu…
Bunun etkileri ne olur?..
Bu Millet Erdoğan'a destek verirken….
Diplomasına mı, akademik kariyerine mi, memuriyet hayatına (?) mı baktı…
Yoksa…
Siyasette yıllarca verdiği emeğe ve samimiyetine mi güvenerek yol verdi?…
Şimdi…
Bu hatayı 28 Mayıs seçimlerinde yaptı…
35 puana düşerek karşılığını aldı…
Dayatma adaylar…
Paraşüt ile gönderilenler…
Vefa?…
Millet yüzde 35 partisine, yüzde 52 kendisine oy vererek yine de vefasını gösterdi zaten…
20 yıllık hizmetleri?…
Takdir ediyor zaten…
Ama bu ikisi yeter mi?…
Ha bir de CHP gelirse sopası….
Sözü burada Nasreddin Hoca'ya bırakmak istiyorum…
Yine her zamanki gibi anlayana büyük ders var…
“Yağmurlu bir günde bir adam, Nasrettin Hoca’ya yağmurdan korunması için, şemsiye verir. Diğer gün, hoca ile karşılaşan adam: “Hoca sana şemsiye vermeseydim sana ne olurdu?” diye sorar. Hoca: “Şemsiye verdiğin için Allah razı olsun. Yoksa ıslanırdım” diye cevap verir. Sonraki gün, hoca ile karşılaşan adam, dünkü söylediğinin aynısını tekrar eder. Hoca tekrar teşekkür eder. Üçüncü gün, adam Hoca’ya aynı şeyi söyleyince, artık Hoca’nın canına tak eder. Yanındaki göle kendini atar ve çıkar. Sırılsıklam olan Hoca: “Bundan beter olacak değildim ya” der…”
Bakalım…
Hayırlısı olsun…
AZ DA SAĞLIK…
Hekimler hayatın ya da ölümün bahşedicisi değildir…
Sağlığın koruyucusudur…
ESKİLERDEN…
1999 Marmara depremi sonrası devlet 24 saat sonra ancak ulaşabilmişti…
Bir özel televizyonun ana haber fragmanı yıllarca yıkıntıların üzerinde ağlayan ve nerde bu devlet diyen depremzede görüntüsü idi…