Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü bir mensubu 17 Ocak 2025 günü sosyal medya paylaşımında kurum başmüfettişi merhum Mehmet Baydın anısına Genel Müdürlük binası önünde lokma ikramı yapıldığını bildirmiş. Hatırlanmak, anılmak, hele öldükten sonra hayırla yâd edilmek ne güzel… Aidiyet veya ahde vefa bağlamında bu etkinlik takdire şayan… Eti Maden İşletmeleri Genel müdürlüğü ve bağlı işletmeleri devletimizin güzide bir kuruluşu… Efsane kurum Eti Maden sofrası geniş, ekmeği bol bir kuruluş... Binlerce insanın umut ve ekmek kapısı olmuş, olmaya da devam etmekte. Kıymetini bilene ne mutlu!
 
Eti Maden’in Kırka Bor İşletmesinde aralıksız otuz beş yıl çalıştım. Ticaret ve İnsan Kaynakları Müdürlüğü yaptım. Eti Maden çalışan ve emeklilerini hayırla anıyorum Çalışma hayatı hava durumu misali bazen günlük güneşlik, bazen parçalı bulutlu, bazen de fırtınalı geçebilir. Önemli olan kirlenmeden, kirletmeden hakkı hukukunca çalışmak… Etik ilkeler ve ahlaki değerler ile hukuki kurallardan sapmadan işini adaletle yapabilene ne mutlu! Romalı Yunan aklı, felsefesini toplumsal yaşam adına “Etik ilkeler” denilen doğrular ve yanlışlar üzerine kurgulamış. Bugün doğru olanın bir zaman sonra yanlış, yanlışında doğru olabileceği göz ardı etmiş... Doğrular ile yanlışların zaman veya mekâna göre değişebildiği dikkatten kaçmış. 
Felsefecilerin toplumsal güven ve huzuru sağlamada yanlış ile doğruya takılıp kalması iyilik veya kötülük bahsini gale almaması emperyalist düşünceyi hortlatmış.  Emperyalist sistemin toplumsal huzuru, güveni ve uyumu sağlamakta yetersizliği ortada değil mi? Esasta iyilikler, kötülükler, yanlışlar ve doğrular evrensel hukukun temel taşlarıdır. Hukuk, masumu kötülerin şerrinden yanlışların zararından korumak için kurulan sistemdir. İslam toplumsal yaşamın güven, huzur ve uyumu için iyilikler ile kötülükler üzerine ahlaki değerleri ilke belirlemiş. İslam’ın iyi ya da kötü addettiği iyi her zaman iyi, kötü de kötüdür. Örneğin zina ve faiz gibi insan hakkını, itibarını yok eden kötülükleri, zararları nedeniyle yasaklamış. Zaman veya mekâna göre bu ve benzeri kötülüklerin iyiliğe dönüşmesi ne mümkün? 
Malum kötülükler mağduriyetler, felaketler doğurmakta. Yuvaların yıkılması, ailelerin parçalanması, canların yanması gibi...  Velhasıl 1998 yılında, o zamana kadar vefat etmiş altı arkadaşımın sevabına bir hatim okumuştum. Hatmi tamamladığım gece rüyamda Eti Madenli memur arkadaşlardan o günlerde vefat eden Mustafa Bur: “Beni hatim duana niye katmıyorsun, ben arkadaşın değil mi idim?” dedi. Ve hatim duama merhum Mustafa’yı da kattım. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü ile işletmelerinden emekli, çalışan ve vefat edenlere okuduğum Kur’an’ın sevabından hissedar olmaları için dua ederim. Küçük yaştan beri iştiyakla, ibretle Kur’an’dan tefsiriyle iki sayfa okurum. 
Kur’an-ı her okuyuşumda Allah’ın emirleri ile yasaklarını fayda veya zarar yönleriyle mütalaa ederim. Kur’an’da belirtilen kişi tiplerini insanlığa iyilik veya kötülük yönleriyle irdelerim. Kıssaları değerlendirip günümüz hadiseleri ile mukayese ederim. Mağruru, masumu, mağduru, muhtacı hak, hukuk dengesinde düşünürüm. Hiç kimseyi din adına yargılamam. Herkes Allah’ın birer kulu olduğuna göre kim, kimi hangi yetki ile yargılayabilir ki? Bugün doğru yolda olanın yarın yanlışta olabileceği gibi bugün yanlışta olanın yarın doğrularla behemehâl olabileceğini göz önünde tutmak gerek. Salebe ile Halid bin Velid misallerinde olduğu gibi. 

Lut kavmi gereği kadar iffet ve izzetine sahip çıkıp yaklaşık o otuz üç ahlaksıza dur demek cesaretini gösterselerdi, ahlaksızlar ahlaksızlığı işlemek cüreti gösteremezlerdi? O halkın o hâle sessizliği birlikte helak olmalarına neden…  Doğru konuşmayı, dürüst davranmayı İslam sırat-ı müstakim olarak kabul etmiş. Kur’an insanın doğrulardan yana olması hususunda yol göstermiş ve uyarmış. Kim Kur’an’la alakalı ne düşünürse düşünsün, düşündüğünün cevabını ilimden bilime onda bulur. 
Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!