Yüksek enflasyon ve hızla artan hayat pahalılığı karşısında vatandaş ne yapacağını şaşırmış durumda.
Tabi bu söylediğim ülke nüfusunun çok büyük bir çoğunluğunu oluşturan dar ve sabit gelirliler için geçerli.
Asgari ücrete, emeklilere, kamu işçisine ve memuruna ne kadar zam yaparsanız yapın verilen zamlar çok kısa sürede eriyor.
Seçim öncesi kamu çalışanlarına verilen zammın geleceği de böyle olacak.
Nasıl ki asgari ücret ve emeklilere verilen zamlar aradan çok kısa süre geçmesine rağmen eriyip yok olduğu gibi.
***
Düz mantıkla; yüksek enflasyon olunca paranın satın alma gücü, doğal olarak vatandaşın alım gücü düşüyor.
Marketlerde neredeyse her gün bazen günde birkaç kere fiyatlar değişiyor.
Bazı marketlerde baskıyla fiyat artışı engellenmesine rağmen yine de etiketlerin değiştiğini görüyoruz.
Daha düne kadar 3-5 liraya aldığımız ürünlerin neredeyse 10 kat arttığını görüyoruz.
Bu durumda maaşlara yapılan zamların da bir hükmü kalmıyor.
Sadece elinizdeki paranın miktarı fazlalaşıyor, zamlı maaşla, üç-beş ay önce aldığınız ürünlerin aynısını alabilmek mümkün değil.
***
Önümüz yaz, şimdiden dondurmacılar çıktı.
Bir top dondurmanın 15 lira olduğunu düşünürsek çoluk-çocuğa ne yedireceğiz.
Şu kadar zam yapıldı, bu kadar artış yapıldı diye övünülüyor.
Paranın alın gücü olmadıkça neye yarar.
Birkaç kişi ikişer top dondurma yiyelim deseniz, şu andaki en büyük banknot olan 200 lirayı verip çıkarsınız.
Yani 15-20 bin liralık maaşların da bir hükmü kalmadığını görüyoruz.