Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde çıkan yangında 76 vatandaşımız yaşamını yitirdi, 51 vatandaşımız yaralandı. Yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diliyorum.
Yaralılarımız, hiç yara almadan kurtulan vatandaşlarımız, hatta olayın yakınında olanlar da bu süreçte psikolojik olarak çok büyük hasar aldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ekipleri psikolojik destek sağlamaya başlamış, umarım bir an önce atlatırlar.
Ülkemizde yaşanan birçok olayda olduğu gibi, bu olayda da sorumluluk tartışmaları aldı başını gidiyor. Daha acımızı yaşayamadan yine sorumlu kim sorusunun peşindeyiz. Bolu Belediyesi sorumluluk bende değil diyor, Bakanlık belediye sorumlu diyor. Detaylı araştırmaların sonucunda sorumluluğun kimde olduğu elbet ortaya çıkacak da niye biz hep bu tartışmaların içinde buluyoruz kendimizi.
Yani birçok ülkede bir olay yaşandıktan sonra, ‘Sorumlusu benim’ diyerek birisi ya da bir ekip hemen istifasını sunuyor. Biz her olayda tartışmalar içindeyiz. Yok yönetmeliğe göre şu sorumlu duruyor, ama bak yasaya göre de şu sorumlu gibi sanki. Gerçekten bu işler bu kadar karışık olmamalı. Belirli makam ve mevki sahibi insanlar, o görevi üstleniyorsa sorumlulukları da belli olmalı ve bunları üstlenmeli.
Sosyal medyada geziyorum, insanlar daha başsağlığı dilemeden, bu vatandaşlar için ne yapabiliriz diye sormadan sorumluluk tartışması içinde ikiye bölünmüş. O ona belge atıyor, o ötekine başka belge atıyor. Ne bileyim ya gerçekten bence böyle olmamalı. Biz insanların yaralarını sarmak için uğraşmalıyız, sorumlular da kendini bilmeli, gereğini yapmalı.
Yani bu durumun nedeni yasalarsa da TBMM’de 600 tane milletvekilimiz var. Yasaları yoruma açık bırakmadan, bu işin sorumlusu budur diye bir netlik içinde düzenlesinler. Hem bu olayların denetimleri sıklaşır, hem ihmaller azalır. Yine de bu olaylar olursa en azından sorumlusunu herkes anında bilir. İnsanlar acılarını bunları düşünmeden yaşar, diğer insanlar onların yaralarını sarmak için uğraşır.
Sorumluluk!
Onur ŞENTÜRK
Yorumlar