Tepebaşı Belediyemizin düzenlediği ve kültür-sanat etkinliklerinin en önemli ve süreklilik kazanmış olanının başında gelen “Pişmiş Toprak Sempozyumu” bu yıl 15. kez yapılıyor.
Başkan Ahmet Ataç’ın nereden aklına gelmişse, kentimiz böylesine anlamlı ve kent belleğine de anlam kazandıran bu etkinlik, tam da yerini bulmuş durumda.
Pişmiş toprak, adı üstünde toprağın şekillendirildikten sonra fırınlanmasından (pişirilmesinden) sonra insanlığın kullanımına sunulmasından ibaret bir sanat alanıdır. İnsanlık binlerce yıl önce bulmuş toprağın bu özelliğini. Hala denizlerimizde ulaşılan batıklarda bulunan “anforalar” bunun bir örneği.
Sayardık kiremit fabrikalarını
Sempozyumun görkemli açılışına ilişkin haberi okurken, pek çok anı canlandı belleğimde. Şimdiki adı “İnönü 2” caddesi olan Bursa Caddesi’nde sıralanmış kiremit ve tuğla fabrikası geldi aklıma. Tepebaşı Mahallesine giderken sayardık onların adlarını .
-Sağda Kurt Kiremit, hemen yanında Çiftkurt ve Fil Kiremit. Sol cenahta Kılıçoğlu, Kartal ve Güneş Kiremit fabrikaları..
Cadde boyunca sıralanmış fabrikamsı diğer “Sanayi kuruluşları. Zeki Aral Şarap fabrikası ve birkaç un fabrikası.
1958’lerde de burada yerini alan, tesisleri ve ürünleriyle ünü Eskişehir sınırlarını aşan “Eti Bisküvi” fabrikası.
Aklımıza bu bölgeye topluca bir isim koymak gelmemişti. Yıllar sonra Yılmaz Hoca isimlendirdi;
-Fabrikalar Bölgesi!..
Bölgeyi yeni bir imar yapılanmasına dönüştürülmesi için epey mücadele etti ve yeni imar planıyla şekillendirdi. Artık adı oteller, plazalar, konutlar ve iş alanları olacaktı, oldu da…
Belediyeler Turizmi!
Pişmiş Toprak Sempozyumu’na dönersek. Öncekilerde olduğu gibi bu da iki isme adandı. İlki Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı iken hayatını kaybeden Melih Savaş. İkincisi de varislerinden olduğu ünlü Kılıçoğlu Fabrikası’nı Organize Sanayi’ye taşıyan Savaş Özaydemir’in çok genç yaşta kaybettiğimiz oğlu Barış Özaydemir. Yerinde bir “Vefa” örneği.
Pek çok işinsanının yanı sıra siyesiler de katıldı açılışa. Bunların arasında yeralan, CHP Kocaeli Milletvekili Aydın Akar’ın konuşmasındaki bir tespiti ilginç geldi bana;
“-Biliyoruz, artık turizm çeşitlendi. Ama Eskişehir bir başka turizm türü daha yaratmış, Belediyeler Turizmi. “
Bakın, bu da hiçbirimizin aklına gelmemişti! Şöyle bir düşündüm, hak verdim kendisine. Kültür-Sanat etkinliği anlamında şekillenen o kadar turistik değer yaratıldı ki şehrimizde.
Yeri, zamanı geldiğinde bu konuyu da ele alırız.
