Kim şaşırdı, kim normal buldu?
Yazı işleri Müdürümüz Onur Şentürk son yazısında Eskişehir sonuçlarını Milletvekili bazında değerlendirdi. Şentürk yazısının başlığını da değerlendirmesine uygun seçmiş;
-Eskişehir şaşırtmadı!...
Öyle anlaşılıyor gerçekten de. “Eskişehir şaşırtmadı” ama ülke geneli şaşırttı doğrusu… Oysa biz epey “eskiler” hatta sadece biz gazeteciler değil, eski siyasilerde şöyle bir genel kanı vardı;
-Seçimlerde Eskişehir Türkiye’nin barometresi gibidir. Oradan çıkacak sonuç, üç aşağı beş yukarı ülke sonucu verir!..
Örneğin merhum Süleyman Demirel’in bu yöndeki sözlerini Adalet partililerle birlikte bulunduğum bir sohbetinde bizzat duymuşumdur;
-Eskişehir teşkilatında güvendiğim arkadaşlara derim ki, bana şu-şu mahallelerden üçer sandık sonucu bildirin, ben size Türkiye sonuçlarını söyleyeyim.
Hepsi aklımda kalmadı ama, o mahallelerden önde geleni Kırmızıtoprak, diğeri de Arifiye mahallesiydi. Demek istediğim o ki, son seçimler dikkate alındığında ilimizin “barometre özelliği” kalmamış gibidir…
Kuşkusuz yerel seçimlerde bu özellik, adaya göre sonuçlar verebilmektedir.
Çakırözer ve Hatipoğlu etkisi.
Günümüz seçimlerine dönersek. Cumhuriyet Halk Partisi 2002’den bu yana ikinci kez birinci parti oldu ve bir eksilen milletvekili sayısına karşın, 3 vekil kazandı. Sanırım diğeri, 2015 Haziran seçimleriydi.
Onur kardeşimin derleyip, yorumladığı rakamlara göre CHP yakın rakibi AKP’ye 10 bin fark atarak ve oyunu da bir önceki seçime oranla 25 bin arttırarak birinci parti oluyor, karşılığında 3 milletvekili çıkarıyor;
-Utku Çakırözer. Jale Nur Süllü ve İbrahim Aslan..
Buradan bakarak benim tahminim, eğer milletvekili sayımız 7’den, 6’ya düşmemiş olsa ve oyunu 25-30 bine çıkarsa (ki bu mümkündü) vekil sayısı 4 olacaktı.
Yine de kimseyi “şaşırtmayan” sonuç gerçekleşti. Buradaki pay, başta CHP’nin il-ilçe örgütlerine ve adaylara aittir. Yazmaktan kendimi alamayacağım,
-Garanti 1. Sıraya karşın, Utku Çakırözer’e!..
Not düşmüş olayım, çalışkanlığı sadece seçim sürecine ilişkin değil, bundan öncesindeki 2 dönemini de kapsar!
***
Bu noktada, bağlantı anlamında ikinci değerlendirmem İYİ Parti’ye ilişkin olacak. Yine Onur Şentürk kardeşimin “İYİ Parti’nin Türkiye genelinde oy kaybetmesine karşın, Eskişehir’de oyunu 10 bin arttırarak üçüncü parti oldu” yorumundan hareket edeceğim;
-Başarıdaki büyük pay da Nebi Hatipoğlu’na aittir!.
Yine, 7-1 vekil sayısını göre bir tahminde bulunmak gerekirse;
-İYİ parti de AKP-MHP’den biraz daha fazla oy alabilir, vekil sayısını 2’ye çıkarabilirdi.
-Bu ikinci Milletvekili, AKP’den veya CHP’den alınmış olabilirdi, orası hesap kitap meselesi!..
AKP’de şaşırtmadı!..
Derken kastım; listesine karşın beni “şaşırttığı” söylemek olacaktır. Seçilen Milletvekilleri;
-Enerji Bakanı Fatih Dönmez ve Ayşen Gürcan!..
Yani, ikisinin de partinin yerel teşkilatı ile ilgisi, ilintisi yok! Biri halen Enerji Bakanı, ikincisinin de “Saray eşrafından” olduğu söylenir. Şimdiye kadar teşkilattan pek gösterilmeyen tepkiyi, listesi nedeniyle bu kez gösterileceğini sanmaktaydım, yanılmışım!..
Gerçi bir önceki seçime göre 21 bin oy ve 1 milletvekili kaybedilmiş ama, tepkisi bu kadar mı “cılız” olmalıydı AKP’li seçmenin. Bunu da değerlendirebilmek için kırsal kesimden, yani irili-ufaklı ilçelerimizden gelen oylara da bir bakmak gerekir sanıyorum..
***
Uzun zamandır Eskişehir’den milletvekili çıkaramayan MHP’yi nasıl değerlendirmeli? 15-20 bine yakın oy kaybı da onlar için geçerli. Kime kaptırdı, derseniz ben derim ki; Zafer’e ve bir miktar İYİ Partiye.
-Zafer’in aldığı 18 bin 600 civarındaki oyun başka izahı yok zira!..
Şimdilik bu kadar…