Mülakat sistemi uzun süredir ülkemizin başına dert olmuş bir sorun durumunda.
Liyakata değil mülakata dayalı bu işe alım sistemi sayesinde çok sayıda kişi mağdur duruma düşerken, mülakat sayesinde hiç de layık olmadıkları halde işin başına oturanlar bu sistemin tadını çıkarıyorlar.
Kamuda uygulanan bu sisteme çoğunluk karşı çıkarken, işlerine gelenler devamından yana tavır koyuyorlar.
Mülakat sorunu genel seçimler öncesinde de gündeme gelmiş ve seçim vaatleri arasına girmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bile mülakat sisteminin kaldırılacağını söylemişti.
***
Ancak geçen süreçte bu konuda olumlu bir adım atılmadığı gibi, mülakat sisteminin devam edeceği yolunda sinyaller de verilmeye başlandı.
Kamudaki bu işe alım sistemi devam ettikçe görevlerin çoğunluğunun liyakatlı insanları verilemeyeceği gerçeği de ortada.
Mülakat sisteminin devam edeceği yolundaki sinyalleri Milli Eğitim Bakanı vermişti.
Bunun üzerine öğretmen meslek kuruluşları bu duruma hep karşıydılar zaten de son gelişmelerden sonra yine gündeme taşıdılar.
***
Eğitim-Sen şöyle dedi.
“Kutsal kabul edilen öğretmenlik mesleği bu iktidarın politikaları ile adeta linç edildi. Ucube bir meslek kanunu, torpil, liyakatsızlık derken şimdi de zarftan konu çek, 5 dakika düşün, ders anlat, seni öğretmen olarak atayalım, torpilin de varsa uygulaması başladı. Bu uygulama bir kez daha bilimden, pedagojiden uzak bir Milli Eğitim Bakanlığına sahip olduğumuzu göstermektedir.”
***
Eğitim-Sen bu konudaki görüşlerini ise şöyle dile getiriyor.
“Bu mülakat uygulamasını getiren Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarına unuttukları öğretmenlik mesleğini hatırlatmakta yarar var.
Her mesleğin gelişim, birikim ve deneyim süreci vardır, öğretmenlikte böyledir. Eğitim fakültesine girişte bu koşulu aramıyorsanız, mezun olduktan sonra da arayamazsınız. Fakültede “Okul Deneyimi” uygulamasını öğrenim sürecinde her sınıf düzeyinde koyar bu sorunu çözersiniz.
Öğretmenlik gönül mesleğidir, derslere girile girile; öğretim programı uygulana uygulana, sınıf atmosferi soluna soluna, ders anlatıla anlatıla, kalplere dokuna dokuna, öğrenilen bir meslektir ve bu öğrenmenin bir sınırı, yeri ve zamanı, yaşı yoktur.
Mülakatta Bakanlığın bürokratları ‘bize ders anlatın seni atayalım” demektedirler.
Sanki rastgele bir konu söyleyip ders anlatın demekle ders anlatılabiliyormuş gibi. Konuyla ilgili hazırlık yapmadan, ders akışı hazırlamadan, materyal hazırlamadan, karşında öğrenci olmadan nasıl ders anlatılıyor bilmiyoruz. Mülakat demek torpil demektir bu uygulama ile torpili, hak yemeyi yasal hale getirmek, vicdanları yaralamaktır.”
