Muhalefetin, her seçim sonrası aradan birkaç gün geçtikten sonra ‘erken seçim’ isteği oluyor biliyorsunuz. Yahu daha dün büyük oy farkı ile kaybettin bugün nasıl kazanacaksın? Mümkün mü? Elbette değil. Onlar da biliyor. Sadece iktidarın üzerinde bir baskı yaratmak ve halkın nabzını yoklamak için devamlı bu konuyu gündeme getiriyorlar. Fırsatını bulsalar yeniden seçime gitmezler mi? Giderler. Ama kapalı kapılar ardında gerçekleştirilen danışıklı dövüşün de cilvesi tam olarak bu ya. Sen biliyorsun, ben biliyorum. Bırakalım öyle sansınlar. 
Şimdi bir de iktidar parti yerel yönetimlerde hezimete uğrayınca alevi harlamak için üflemeye gerek kalmadı. Rüzgâr öyle bir esti ki ortalık yangın yeri… Oluşturulan kaotik ortamda da şimdi yangını söndürmek için su taşıyanlar ve ateşlerin içine odun atanlar tek tek ayrıştırılıp açığa çıkarılıyor. O halde bir düşünelim. Yerelde yönetim sisteminin çoğunlukla değişmesi kimin işine yaradı? İktidarın tabii ki. Göz ardı etmemek gereken başka bir husus da AK Partili seçmenlerin taraf değiştirmediği. Onlar sadece kırıldılar, küstüler ya da sırtlarını döndüler artık adını ne koyarsanız... Başka bir partiye de oy vermediler. Sandığa gitmeyip ‘Bu işi bir tek senin düzeltebileceğini biliyoruz ama bizi fark etmek zorundasın, biz halkız’ dediler. Haklılar. Her zaman haklıydılar. Vatandaş, noktayı nerede koyması gerektiğini çok iyi bildiği gibi virgülü de hangi cümleye atması gerektiğini çok iyi bilir.
Yıllardır süregelen erken seçim spekülasyonu önümüzdeki süreçte de tarihin tozlu sayfalarında yer bulamayacak. Ve gelecekte anlatılmayacak. Çünkü bir kere devletin de siyasetin de istikrara ihtiyacı var keza Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bırakın erken seçim isteğini onaylamayı konuyla alakalı üç-beş cümleden fazlasını etmedi bile. Neticede halkın iradesinin önüne geçemezsiniz.
Son cümle zihnimde başka bir kapının açılmasına sebep oldu. Terör suçlamalarıyla görevlerinden alınan isimlerin yerine kayyum atanması konusunda muhalefetin, ‘Halkın iradesini yok sayıyorsunuz!’ ifadeleri gündemden düşmüyor. 
Peki o zaman erken seçim istemek ne oluyor?