Sanatsal etkinliklerin sürekliliği, büyük ölçüde maddi desteğe bağlıdır. Sponsorluk sayesinde tiyatro, konser, sergi ve festivaller gerçekleştirilebilmekte; sanatçılar, izleyiciyle buluşma fırsatı yakalayabilmektedir. Destek veren markalar ise bu iş birlikleri sayesinde hedef kitleleriyle daha yakın bir bağ kurmakta ve olumlu bir imaj oluşturmaktadır.

Sponsorluk, sadece sanatçılar ve sanat kurumları için değil, destek veren markalar için de bir kazanç kapısı olmuştur. İnsanlar sevdikleri sanat dallarına destek olan kurumlara karşı daha olumlu bir algı geliştirirler. 

Sponsor firmalar genellikle ya belirli bir sanatsal etkinliğe finansal destek sağlar ya da sanat kurumlarına uzun vadeli projelerde eşlik ederler. Bu destek, reklam ve halkla ilişkiler stratejileriyle örtüştüğü için, şirketler de sponsorluk faaliyetleri sayesinde marka bilinirliklerini artırma fırsatı bulurlar. 

Günümüzde sanatın büyük destekçileri arasında özel şirketler, bankalar ve vakıflar yer almaktadır. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın (IKSV) uzun yıllardır Garanti BBVA tarafından desteklenmesi, Akbank Sanat'ın tiyatro ve caz etkinliklerine verdiği katkılar, Sabancı Vakfı’nın tiyatro festivali ve halk dansları projeleri sponsorluğu sanat alanındaki desteklerin başlıca örnekleri arasında gösterilebilir.

Sanatın günümüzde varlığını sürdürebilmesi için sponsor desteği kritik bir rol oynamaktadır. Sponsorlar, sanatın gelişimine katkı sağlarken kendi marka değerlerini de artırma fırsatı bulmaktadır. Ancak, bu desteklerin sadece büyük şirketler tarafından değil, orta ve küçük ölçekli firmalar tarafından da verilmesi sanatın daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaktır. 

Sanat ve sponsorluğun bu dengesi, gelecekte de sanatın yaşayan ve gelişen bir alan olmasını sağlayacaktır.