Eskişehir’de yaşayan 85 yaşındaki Recep Pehlivanoğlu, elinde alet çantasıyla tüm şehri dolaşarak, karşılaştığı bozuk bankları gönüllü olarak tamir ediyor.
Normalde hava kompresör işi ile uğraşan Recep Pehlivanoğlu, yaklaşık 5 yıldır her gün Eskişehir’deki caddeleri gezerek bankları kontrol ediyor. Hastanelerde, camilerde, okullarda bulunan; oturulamayacak halde olan, cıvataları çalınmış, onarılmaya ihtiyaç duyan bankları tamir eden Recep dede, bu işlemler için belediyelerden herhangi bir ücret talep etmiyor, malzemeyi bile kendi cebinden karşılıyor. Soğuk havalara rağmen hiç üşenmeden kendi isteğiyle tamir ettiği banklara bir de isim ve soy isminin baş harflerini temsil eden ‘R.P’ harflerini yazıyor.
“Sakarya Caddesinde tahtalar yerde geziyordu oradan esinlendim”
İlk olarak yaklaşık 5 sene önce bankları tamir etmeye başladığını söyleyen Pehlivanoğlu, buna vesile olan olayı anlattı. Bank tamirinin yanı sıra diğer işçilik isteyen küçük tamiratları da gönüllü olarak yaptığını belirten Recep Dede, “Sakarya caddesinde tahtalar yerde geziyordu oradan esinlendim. Dedim, ‘Ben bu bankı tamir ederim’. Aldım cıvatasını, somununu, anahtarımı. Geldim, onları yerli yerine koydum. Ondan sonra devamlı bankları tamir ettim. Kendi isteğimle. Belediyeyle alakam yok, kendi gönlümden koptu. Nerede görürsem oturak, bazı camilerde çelik çadırları boyarım. Dipleri küflenmiş, onları beyaz boyayla, fırçayla boyarım. Bankların cıvatası olmuyor, cıvatalarını, somunlarını çalıyorlar. Bazısının tahtasını çalıyorlar. Öyle oluyor ki, ön tarafta oturmak zor oluyor. Ön tarafın tahtası bozuksa, eksikse, arkadan işe yaramayan tahtalardan alır ön tarafa koyarım ve oturması çok kolay olur” diye konuştu.
“Vücudumu öyle alıştırmışım ki bu yaşımda dahi soğuktan kaçmam”
Eskişehir çevresinde tamir ettiği banklara hatıra olarak isim ve soy isminin baş harflerini yazdığını kaydeden Pehlivanoğlu, soğuk havalara rağmen cadde cadde gezerek yaptığı bu işin kendisine zor gelmediğini ifade etti. Yaşına rağmen ilaç dahi kullanmadığını dile getiren Recep Dede, “Eski Otogardan Hamamyolu’na 60 tane, yukarıda otobüs duraklarında 6 tane, Yunus Emre Devlet Hastanesinde 22 tane, 100-150’yi geçkin bank tamir ettim. 4-5 seneden beri devamlı Eskişehir’in havalisinde, hastanelerde, camilerde, okullarda nerede belediyenin oturaklarını gördüysen, üzerinde R.P diye yazar. Adımın ve soyadımın baş harfini, fazla değil ‘R.P’ diye yazarım. Hem benim elimden geçtiğini anlarım, hem de belediyenin ekipleri gördüğü zaman beni hatırlasınlar. Ben cebimden paramla cıvatasını, somununu alırım. Bana hiç zor olmuyor. Soğuk bana vız gelir. Vücudumu öyle alıştırmışım ki bu yaşımda dahi soğuktan kaçmam. Soğuk, sıcak bana vız gelir. Yürüyerek gidiyorum, sıhhatim yerinde. Bu yaşıma geldim, ilaç kullanmam. Vücuduma, mideme mecbur kalmadıktan sonra ilaç girmez. Benim ilacım sebze ve meyvedir” dedi.
“Banklardaki cıvataları çalıyorlar”
Belediyelerin vatandaşlara hizmet amaçlı çeşitli yerlere koyduğu bankların parçalarının çoğu zaman çalındığına dikkat çeken Recep Dede, “Birine cıvata lazım oluyor, gelip banklardan söküyor cıvatayı alıp gidiyor. Vatandaş olarak bunu yapmaması lazım. Oraya günde belki 50-60 kişi oturuyor. O bank onu rahatsız etmesin” diye seslendi.