Hamamyolu Caddesi’nde bir araya gelen sendika üyeleri adına konuşan Şube Başkanı Ali Paşa Şanlı, TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranını eleştirdi. TÜİK’in hesabının inandırıcı olmadığını savunan Başkan Şanlı, ‘‘Siyasi iktidar şaibeli enflasyon hesabını baz alarak maaşları dizayn etmek istiyor. Bu hesaplar yıllardır gerçekliliğini yitirmiş, emeklileri ölüm sınırında yaşamaya mahkum etmiş, gerçek yaşamdan da tamamen uzak olan hesaplardır. Bugün yeni enflasyon rakamları açıklansa da dahi, gerçek yaşamda yüzde 150-200'ler oranında hissediliyor ve yaşanıyor. Bakanların açıklamalarına bakılırsa Temmuz ayında yapılacak maaşlardaki "kayıpların telafisi düzenlemesi kök maaşlar üzerinden yapılacaktır. Bu durumda kök maaşı 8 bin liranın altında olan altı milyona yakın işçi ve Bağ-Kur emeklilerinin aylık maaşı hiç atmayacak, yine 10 bin lirada kalacaktır. Geri de kalan emeklilerin maaşı ise yüzde 20-25 aralığında artışlarla yine açlık sınırının altında kalmış olacak. Memur emeklilerinin maaşlarında ise; açıklamalara bakılırsa yüzde 20 dolayındaki artış, kayıpların telafisini karşılamaktan çok uzaktır. Emekliye 10 bin lira maaşı reva gören Sosyal Güvenlik bakanı Vedat Işıkhan'ın sadece yüzde 20’lik maaş artışı 29 bin lira. Emeklilerin ve asgari ücretlilerin maaşları çok yüksek diyen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in sadece yüzde 20’lik maaş artışı 49 bin lira olacak. El insaf.! El merhamet! Özetle; Hali hazırda iktidarın bizler için, maaş artışı dediği şey, zam veya maaş artışı değil, açlık ve sefalettir’’ ifadelerini kullandı.

‘15 BİN TL SEYYANEN ARTIŞ YAPILMALI’

İktidarın şimdiden birçok kaleme zam yapmaya başladığını ifade eden Başkan Şanlı, ‘‘Enerjiye en çok ihtiyaç duyulan bu mevsimde, elektriğe yüzde 38 zam yapıldı bile. 1 Temmuz'dan geçerli denerek, ilk 6 ay için düşük enflasyon hesabı oyununu, göz göre göre kurnazca sergilemekten çekinmediler. Aklımızla oyun oynuyorlar. Emeklileri, asgari ücretle çalışanları, yani emeğiyle, alın teriyle çalışanları aç bırakarak tasarruf yapılamaz. Bizler bırakın tasarruf yapmayı, açlıktan ölmemek için direniyoruz. Tasarruf yapılacaksa bu ülkenin kaynaklarına çökenlerin muslukları kesilsin. Bedel ödenecekse, ülkeyi bu duruma getirenler bedel ödesinler. Emeklilerin, emekçilerin yaşam boyu ödedikleri bedel yetti de, arttı da. Neresinden bakılırsa bakılsın, emeklilere, asgari ücretle çalışanlara yaşam hakkı tanımayan bu anlayışı, bu köle düzenini, bu sadaka sistemini asla kabul etmiyoruz. Yıllardır emeklilere ulusal büyümeden pay verilmiyor. Bu bile emeklilerin maaşlarında toplamda çok büyük oranda düşüşe neden olmuştur. Memurlara verilen seyyanen artışı, memurlar fazlasıyla hak etmiştir. Bu artışın yasa gereği memur emeklilerine de verilmesi gerekirken, yasa arkadan dolaşılarak bu artış memur emeklilerine verilmemiştir. Aynı hak emekliler içinde hayatidir. Seyyanen artışın tüm emeklilere de yapılması zorunludur. Acil olarak bütün emeklilerin maaşlarına 15 bin liralık seyyanen artış yapılmalıdır. Uzun vadede ise 2008'de uygulamaya sokulan SGK Reformu kaldırılmalı, maaş güncelleme katsayısı ve maaş bağlama oranı yeniden düzenlenmelidir. Bu düzenlemede en düşük emekli maaşı, en düşük memur maaşına eşitlenerek yapılandırılmalı ve ardından yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması için yasal düzenleme yapılmalıdır. Acil olarak sağlığa erişim kolaylaştırılmalı ve sağlıkta tüm ücret ödemeleri kaldırılmalıdır. Bugün kimi ameliyatların yapılması için yüz binlerce lira ödeme istendiği bir ortam korkutucudur’’ şeklinde konuştu.

‘EMEKLİNİN VERDİĞİ MESAJI ANLAYIN’

Emeklilerin eylemine destek veren CHP İl Başkanı Talat Yalaz,  “10 bin lira ile geçinmeye çalışılan emekli ücretini değil, sefalet ücretine mahkum edilen ve sadece geçinmesi için değil yaşaması bile mucize olan emekliler eylemlerini yapmaya devam edecekler. 10 bin lira sefalet ücretine, 17 bin lira asgari ücrete alışmayacağız, hiç kimse bu milleti alıştıramaz. Çünkü bu milletin hak ettiği bu değil. Emekli maaşı sadece emeklilerin sorunu değil ileride emekli olacak tüm emeklilerin sorunudur. Emeklinin içinde bulunduğu durumların yarattığı sorunlar, bütün toplumun içinde bulunduğu korkunç sefaleti gözler önüne seren en büyük emaredir. Emeklinin dayanacak gücü kalmadı, emeklinin sesini duyun, 31 Mart’ta verdikleri mesajı anlayın, vurduğu tokadı bir kez daha hissedin. Bunu anlamak için bir sonraki seçimi beklemeyin” şeklinde konuştu. Açıklamanın ardından katılımcılar oturma eylemi yaptı. “Krizi yaratan bedelini ödesin” sloganı atan emekliler Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan’ı istifaya çağırdı.