Önceki gün bir haber geçti, haber ajansı. Fotoğraflara bakıyorum böyle 2000’li yılların başından kalma haberleri anımsattı. Vatandaşın elinde telefon, dağ, tepe, bayır telefonla konuşmaya çalışan görüntüler çekilmiş. Sarısungur Mahallesi’nde bir çiftlikte yangın çıkmış, vatandaşlar itfaiyeyi aramak istemiş, telefon çekmeyince ne olmuş sizce. Ne olacak vatandaşın emek verdiği ürünler ve tarım ekipmanlarının büyük çoğunluğu yanmış. İtfaiyeye ulaşamadıkları için haliyle yangına geç müdahale edilmiş. Sene 2024 olmuş, hala çekmeyen telefon, çekmeyen internet falan uğraştığımız işlere bak. Koskoca GSM operatörleri hala Türkiye’nin tamamına kapsama hizmeti sağlayamıyor resmen rezalet. İstedikleri ücretler de öyle az uz ücretler değil artık. Bari verdikleri hizmeti tam anlamıyla verseler. Yani olay yine de ucuz atlatılmış diyelim. Çok daha kötü sonuçları da olabilirdi. Bir an önce Sarısungur Mahallesi’ndeki bu sorunu da GSM operatörleri çözüme kavuşturmalı!

ADININ GEÇERLİĞİ KALMADI

Eskişehir’den bu yıl Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda 11 öğrenci ilk 100’ün içine girdi. Bu gençlerden 2 tanesi devlet lisesinden bu başarıyı sağlamış. Biri Fatih Fen Lisesi’nden diğeri ise Eskişehir Anadolu Lisesi’nden. Eskişehir’in köklü kurumları. Ne zaman şu tüm liseler Anadolu Lisesi oldu, işte o zaman eğitim iyice kötüleşmeye başladı. Önceden Anadolu Liseleri’ni kazanmak da önemli bir başarıydı. Bu kurumlarda da eğitim kalitesi yüksek olurdu. Elle seçilir birkaç kurum niteliğini kaybetmezken, birçoğu maalesef aralarda kayboldu. Anadolu Lisesi adının geçerliği kalmadı. Yine de hala devlet kurumlarından böyle başarılı öğrencilerin yetiştiğini görmek umut verici. Kurumlarımızı ve ilk 100’e giren öğrencileri tebrik ediyorum.