On bir ayın sultanı Ramazan’ın gelmesiyle güllaç tatlısı yeniden sofralardaki yerini almaya başladı. İftar yemeklerinin ardından hafif olması nedeniyle rahatlıkla tüketilen bir tatlı olan güllaç hakkında doğru bilinen yanlışlardan bahseden tatlı ustası, güllacın yapımı hakkında bazı püf noktalarına değindi. Ramazan aylarında Osmanlı saray mutfağında da sıkça tüketilen lezzet hakkında konuşan tatlı ustası Timur Duman, sütün sıcaklığının iyi ayarlanması gerektiğini söyledi. Sütün çok sıcak olması durumunda tatlının lezzetinin ve şeklinin bozulabileceğinin altını çizen Duman, “Sütü kaynattıktan sonra hemen tatlı yapmaya başlamak hatalı bir davranıştır. Güllaç, sütün ılıklaşmasını bekledikten sonra yapılırsa tatlının lezzeti o zaman ortaya çıkar” dedi.

“Şeker oranı iyi ayarlanmalı”
Güllaç tatlısının nasıl yapıldığı hakkında tüyolar veren tatlı ustası Timur Duman, en önemli püf noktasının sütün sıcaklığı ve şekerin miktarı olduğunu söyledi. Tatlının içeriğinin vatandaşların damak tadına göre değiştiğini dile getiren Duman, “Güllaç yufkası bize hazır olarak geliyor, biz de o yufka ile tatlımızı hazırlıyoruz. Bir tepsi tatlı için 3 litre süt ekleyip basit bir şekilde şeker ekleyip ve kaynatıyoruz. Kaynadıktan sonra ılıklaşmasını bekleyip tane tane ıslatarak tepsiye koyuyoruz ve vatandaşların tercihine göre içerisine ceviz, fındık ya da fıstık ekliyoruz. Bu tatlının en önemli püf noktası şeker oranını ve sütün sıcaklığını iyi ayarlamaktır. Eğer süt çok sıcakken dökülürse yufka hamura döner ve kötü olur. Eğer çok soğuk süt eklersek de yufka sütü çekmez ve yine kötü bir tat olur. Bize gelen hamur hazır olduğu için nişasta ile yapılıyor ve güzel oluyor. Tatlıyı hazırlarken de genel olarak içerisinde ne varsa üstüne de ondan koyuyoruz. Meyvelerle süslemek güzel oluyor çilek, nar, kivi ve incir gibi çeşitli meyvelerle süslenebilir. Güllaç, diğer tatlılara göre daha hafif kaldığı için vatandaşlar Ramazan ayında onu tercih ediyor” şeklinde konuştu.

Editör: Milli İrade