Dune serisinin tarzı çok farklı ama ben Mad Max'inde bir seri olmasını çok isterim. Filmin bakış açısı evrilip bükülebilir tarzda olması insanı o dünyaya hapsediyor.
George Miller'ın heyecanla beklenen yeni aksiyon filmi Furiosa: Bir Mad Max Destanı'na, başına gelen binbir türlü olaydan sonra güçlü bir savaşçıya dönüşen Furiosa’nınhikayesini konu ediyor.
Filme gitmeden önce Mad Max'in devam filmi olduğunu sandığımız lakin filmin başlangıç olduğunu öğrendik. Filmlere gitmeden önce fragman ya da konusunu okumam. Bu aklında çok fazla tahmin ve senaryo oluşturmama neden olur. Film kesintisiz aksiyon içeren başarılı bir yapımdı.
Konusu:
Dünya çökerken Nice Annelerin Yeşil Diyarı'ndan kaçırılan genç Furiosa, Savaş Lordu Dementus liderliğindeki büyük bir Motorcu Sürüsü'nün eline düşer. Çorak Topraklar’da ilerleyen Furiosa, bu sırada Ölümsüz Joe'nun başkanlık ettiği Kale'ye rastlar. İki diktatör egemenlik için savaşırken, Furiosa hem eve dönmenin yolunu bulmak için gereken araçları bir araya getirmek hem de karşılaştığı birçok sınavdan sağ çıkmak için zorlu bir mücadeleye girişir.
Filmin sonunda bazı kısımlar o kadar uzatılmış ki, böyle bir şeye gerek var mıydı diye sorgulamadan edemedim. Film zaten 2 buçuk saatlik bir zamana sığdırılmış, ekstra gereksiz ayrıntılara gerek yoktu. Sonuçta bu bir aksiyon filmi. Bir kitap değil.
Beyazperde'nin aktardığı habere göre, George Miller, "Bu ön filmin fikri on yılı aşkın süredir aklımdaydı. Furiosa: A Mad MaxSaga'yı paylaşmak üzere Anya, Chris ve Tom ile birlikte Cannes Festivali'ne döndüğüm için bundan daha heyecanlı olamazdım. Bu filmi dünya sahnesinde izleyicilerle deneyimlemek için La Croisette'den daha iyi bir yer yok" dedi.