Maximus; Askerler! Şu andan üç hafta sonra ürünlerimi hasat ediyor olacağım. Nerede olacağınızı düşleyin, orada olacaksınız. Hatlarınızı koruyun. Benimle kalın. Eğer kendinizi tek başınıza, güneş üzerinizde ve yeşil çimenlerin üzerinde yürüyor bulursanız başınız dertte değildir; çünkü Eliysium’dasınız ve zaten ölmüşsünüz demektir. [Askerler gülüyor]
Yıllar önce beni çok etkileyen Gladyotör filminin ikincisini izlemiş bulunmaktayım. Çoğu filmin devamı kötü oluyor ama bu film kötü değildi. Lakin dört dörtlük de değildi. Devam filmlerinin kötü olduğu konusunda birçok örnek verebilirim. Ama konumuz onlar değil.
Gladyotör-2 bir devam filmi olarak karşımıza çıkıyor. Russel Crowe’un başrollerinde oynadığı Oscar ödülü alan o filmden yaklaşık 24 yıl aradan sonra karşımıza yeniden geldi.
Spoilerlı bir yazı olacağını söylemek zorundayım. Devam filmi olduğu için izleyecek olanlara hitaben anlatıyorum. Spoiler almak istemeyenler devamını okumasın.
Maximus’un ölümünden sonra Lucilla’nın tek oğlu Lucius Roma İmparatorluğu’ndan güvenli bir yere kaçırılır.
Roma imparatorluğu içerisinde dönen entrikalar, çekişmeler ve iktidar kavgasından kurtulup, Kuzey Afrika kıyısında yetişen genç bir adama dönüşür. Sevdiği kadından başkasını gözü görmez. Fakat geçmiş onun peşini bırakmaz.
Filmin açılışı büyük bir savaşla başlıyor, denize sıfır muazzam bir kaleye Roma ordusu denizden ve karadan saldırarak zaferle sonuçlanıyor. Bu savaş sonrasında çoğu insan ve Lucius’un sevdiği kadın da ölüyor, kalan bir grup sağ kalan insanlar köle olarak alınıp roma imparatorluğuna götürülüyor. Bunların içerisinde öfkeden deliye dönmüş olan Lucius da var. Roma da babasına mezar olmuş collezyumda savaşmak için eğitim verilip arenaya çıkarılacaktır.
Burada Lucius Gladyatör ahırının sahibi Macrinus tarafından satın alınır. Lucius, halkın ve kardeşlerin eğlenmesi için arenada hayatı için savaşmak zorunda kalır. Durdurmadığı öfkeyle yön alan Lucius, imparatorluğa bir darbe indirip yıkmak için planlar yapmaya çalışır.
Her şeyden önce en büyük düşmanı olarak gördüğü yaşadığı yeri yıkan sevdiği kadının ölmesine sebep olan roma askeri komutanı adamdan intikam almak için elinden geleni yapmak ister.
Film heyecan dolu birazda uzun bir filmdi. İki buçuk saat olan film bir iki saate indirilip daha verimli olaylarla doldurulabilirdi. İzlemenizi tavsiyesi ederim.
