CHP’de kurultay kararı alındı, bununla beraber genel kurul süreci başladı.
İlk aşama mahalle delegelerinin belirleneceği seçimler.
Yurt genelinde süreç başladı; mahallelerde delege seçimleri yapılıyor, ilçe kongrelerinde oy kullanacak delegeler belirleniyor.
*
Bizi ilgilendiren kısım Eskişehir’deki seçim süreci.
CHP Eskişehir Örgütünü yakından takip edenler bilir. CHP’de daha delege seçimleri başlamadan heyecan başlar, açıklamalar yapılır, taraflar destekledikleri grupları açıklar, tartışma ortamı oluşurdu.
Ancak bu sefer öyle bir ortam yok. Herkes suskun. Kimsede heyecan yok. Delege seçimleri esnasındaüyeleri sandığa getirmek için delege listelerini hazırlayanların bir yalvarmadıkları kalıyor. Elbette CHP üyelerinin bu denli bezmiş hale gelmelerinin pek çok sebebi var. Bu ayrı bir değerlendirme konusu, ileride bu konuyu da masaya yatırırız.
*
Delege seçimleri yapılırken bugüne kadar tek bir olay parti kamuoyunda ilgiyle karşılandı.
Nedir o olay?
Kişisel Twitter hesabımdan (@arifanbar_) detay vermeden paylaşmıştım.
Sümer Mahallesi delege seçimleri öncesinde ‘belediyeciler’ denen taraf ile ‘karşı liste’ çıkarmak isteyen taraf Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile görüşüyorlar. Görüşme esnasında taraflar karşı karşıya geliyorlar. Olay Yılmaz Büyükerşen ile Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un hararetli konuşmasına kadar uzanıyor.
*
Şimdi, objektif olabilme adına, her iki tarafın yaşanan olaya ilişkin anlatımını aktaracağım.
Takdiri ise siz değerli okurlarımıza bırakacağım.
*
Belediyeciler grubu diyor ki:
‘SENİN BAŞINI AĞRITACAKLARINA BENİM BAŞIMI AĞRITSALARDI’
“Sümer Mahallesinde yapılacak delege seçimleri öncesinde CHP Odunpazarı İlçe Başkanı Rahmi Çınar ile Odunpazarı Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Emre Genç,Yılmaz Büyükerşen’in yanına gidiyorlar ve Büyükerşen’i liste başı olmak suretiyle delege listesine yazmak istediklerini söylüyorlar.
Yılmaz Büyükerşen ise bu istek karşısında, “Beni delege listesine yazmayın, sandıklarda emek veren arkadaşları değerlendirin” cevabı veriyor.
Büyükerşen’in cevabı sonrasında Rahmi Çınar ile Emre Genç Büyükerşen’in makamından çıkarken bekleme salonunda Yunus Emre Karabulut ile karşılaşıyorlar. Selamlaştıktan sonra parti binasına gidiyorlar.
Bu karşılaşmadan bir süre sonra Yunus Emre Karabulut, Rahmi Çınar’ı arıyor ve Büyükerşen’in görüşmek istediğini söylüyor. Telefonda sağlıklı bir iletişim kurulamadığı için Rahmi Çınar ile Emre Genç, Büyükerşen’in makamına tekrar gidiyorlar. Bu sefer makamda dört kişi var: Büyükerşen, Çınar, Genç ve Karabulut.
Büyükerşen, Yunus Emre Karabulut’un Sümer’de liste çıkaracağını aktarıyor.
Bunun üzerine Rahmi Çınar, demokratik bir yarış olduğunu, herkesin liste çıkarabileceğini söylüyor.
Büyükerşen, “niye mahalleyi bölüyorsunuz, ortak bir liste çıkarıp dağınık görüntü vermeseniz olmaz mı” diye soruyor.
Rahmi Çınar, Büyükerşen’in bu beklentisi karşısında, Yunus Emre Karabulut’un delege olmak istediğini bilmediklerini, bilselerdi delege olarak listeye yazacaklarını, şu an hala yazabileceklerini söyleyerek Karabulut’a delegelik teklif ediyor.
Karabulut bu teklifi kabul etmeyerek delege olmak gibi bir talebinin bulunmadığını ifade ediyor.
Bu esnada Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt bir meclis kararı ile ilgili görüşmek için Yılmaz Büyükerşen’i arıyor.
Büyükerşen, hazır Kazım Kurt aramışken Sümer Mahallesi ile ilgili görüş istiyor.
Kazım Kurt hocaya, “Büyükşehir Belediye Başkanının yanına delege seçimi ile ilgili gidilir mi? Senin başını ağrıtacaklarına benim başımı ağrıtsalardı Hocam” diyor.
Büyükerşen ile Kurt’un görüşmesi sonrasında Rahmi Çınar, kendisinin ilçe başkanı olarak seçim sürecini sağlıklı bir biçimde koordine etmeye çalıştığını, Odunpazarı için uğraşan bazı partililerin Tepebaşı için niçin uğraşmadıklarını sorguladığını ifade ediyor.
Yine konuşmalar arasında Yılmaz Büyükerşen’e, Tepebaşı ilçe seçimlerine Odunpazarı ilçe seçimlerine olduğu kadar neden ilgi duymadığı soruluyor. Ayrıca Kırmızıtoprak, Vişnelik ve Sümer seçimlerinde direkt Tepebaşı Belediyesi tarafından karşı listelere her türlü desteğin verildiği Büyükerşen’e aktarılıyor.”
*
Belediyeciler grubunun aktardıklarını okudunuz.
Şimdi gelelim karşı liste çıkarmak isteyen tarafın aktardıklarına.
Diyorlar ki:
‘BÜYÜKERŞEN TELEFONUNU ÖNCE HOPARLÖRE ALIYOR SONRA HEMEN KAPATIYOR’
“Yunus Emre Karabulut Sümer delege seçimi öncesinde Yılmaz Büyükerşen’i arıyor, Sümer’deki delege seçimlerine ilişkin görüş istiyor, aynı zamanda Büyükerşen’in Sümer mahallesinde delege olması önerisinde bulunuyor. Büyükerşen Karabulut’u makamına davet ediyor. Davet üzerine Büyükerşen’in yanına giden Karabulut, Rahmi Çınar ve Emre Genç ile Büyükerşen’in makamından çıkarlarken karşılaşıyor.
Daha sonra Karabulut ile Büyükerşen görüşmesi başlıyor. Öncelikle delege seçim sistemindeki yanlışlıklar üzerine fikir alışverişi yapılıyor.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de görüşmeye dahil oluyor. Yani makamda üç kişi var: Büyükerşen, Çakırözer ve Yunus Emre Karabulut.
Çakırözer delege seçim süreci konusunda Odunpazarı Belediyesi’nde çalışanları ve Kazım Kurt’u Büyükerşen’e şikayet ediyor.
Görüşme esnasında Yılmaz Büyükerşen, Sümer’de tek liste çıkmasını öneriyor, ortak bir liste hazırlanmasını istiyor, “şu kazandı bu kaybetti olayı olmasın, birlik sağlansın, kimse kırılıp dökülmesin” diyor.
Bu esnada Büyükerşen, Rahmi Çınar ile Emre Genç’in de toplantıya katılmasını, tek liste üzerinde uzlaşı sağlanmasını istiyor.
Yunus Emre Karabulut Rahmi Çınar’ı arıyor, telefonla sağlıklı iletişim kurulamıyor, Rahmi Çınar ile Emre Genç parti binasından belediyeye geleceklerini söylüyorlar.
Çınar ile Genç’in geleceğini öğrenen Utku Çakırözer, önceden planlanmış bir programa yetişmek için çıkmak zorunda olduğunu ifade ederek Büyükerşen’in makamından ayrılıyor.
Çınar ile Genç Büyükerşen’in makamına geliyorlar. Makamda dört kişi var: Büyükerşen, Çınar, Genç ve Karabulut.
Büyükerşen önerisini yineliyor: Sümer’de tek liste çıksın, ayrışma yaşanmasın.
Bunun üzerine Rahmi Çınar, Yunus Emre Karabulut’u delege listesine alabileceklerini ifade ediyor. Ayrıca Çınar, Büyükerşen’e, Tepebaşı ilçe delege seçimleri ile ilgili kimsenin bu kadar ilgi duymadığını ifade ediyor.
Karabulut ise delege olmak istemediğini, Büyükerşen ile delege olmak için görüşmediğini, delege olmak istese kendi iradesiyle demokratik ortamda yarışa girebileceğini beyan ediyor.
Bu sırada Rahmi Çınar ile Emre Genç muhtemelen Kazım Kurt’a veya yakın çalışma arkadaşlarına telefon marifetiyle mesaj yoluyla haber gönderiyor.
Kazım Kurt toplantı esnasında Yılmaz Büyükerşen’i arıyor. Büyükerşen telefonunu hoparlöre alıyor. Sümer delege seçimi konuşulduğu esnada Kurt, Yunus Emre Karabulut’u sert sözlerle eleştiriyor. Bununla beraber Büyükerşen telefonunu hoparlörden alarak konuşmasına devam ediyor. İkili arasında hararetli bir konuşma gerçekleşiyor. Bir ara Büyükerşen, “Evladım sana bazı kelimeler kullanacağım ama şu an kullanamıyorum” diyor. Bu diyalogun ardından Büyükerşen telefonu kapatıyor.
Bununla beraber toplantı sonlanıyor.”
*
Evet Sümer delege seçimlerinden öncesinde Yılmaz Büyükerşen’in makamında yaşananları tarafların aktarımlarıyla sizlere ulaştırdım.
Yazımın başında ifade ettiğim gibi, takdir siz değerli okurlarımızın.
*
Tabii yazıyı sonlandırırken Sümer mahallesi delege seçimi sonuçlarını da aktarmadan olmaz.
Sümer’de Yılmaz Büyükerşen’in istediği tek liste formülü uygulanamadı.
Belediyeciler diye tabir edilen grup ile belediyecilere karşı liste çıkaran grup yarıştı.
Liste rengi mavi olan belediyeciler grubu 82 oy aldı.
Liste rengi kırmızı olan karşı grup ise 31 oyda kaldı.