Milli Saraylar Başkanlığı’na bağlı Topkapı Sarayı'nın en çok merak ve ziyaret edilen bölümlerinden Mukaddes Emanetler Dairesi, uzun bir aradan sonra ilk defa sergilenecek eserlerle Ramazan ayına hazırlanıyor. Mukaddes Emanetler Dairesi; halısından çinilerine, zemininden kubbesine, sergileme vitrinlerinden objelerine kadar en ince ayrıntısına kadar elden geçiriliyor. Bu yıl yeniden sergilenecek eserler arasında, Hücre-i Saadet'ten taş ve toprak parçalarının içerisinde bulunduğu altın yaldızlı bir kutu da yer alıyor. Topkapı Sarayı'nın Enderun Avlusu’nda yer alan Mukaddes Emanetler Dairesi, 507 yıldır Türk ve İslam aleminin paha biçilemeyen emanetlerine ev sahipliği yapıyor. Yavuz Sultan Selim'in 1517'deki Mısır seferinin ardından İstanbul’a getirilen emanetler, bu bölümde özenle korunuyor ve sergileniyor. Kutsal emanetlerin başında Hazreti Muhammed Mustafa'ya (sallallahu aleyhi ve sellem) ait Hırka-i Saadet geliyor. Hz. Muhammed Mustafa'nın (sallallahu aleyhi ve sellem), Uhud Savaşı'nda şehit olan dişinin saklandığı mahfaza, mektupları, sakalı ve ayak izi de bu bölümde bulunuyor. Dört Halife ve sahabeye ait kılıçlar, Kabe anahtarları ve Hacerü'l Esved mahfazası gibi Haremi Şerif’e ait hatıralar da burada sergileniyor.

"Ziyaretçiler Hırka-i Saadet’i daha yakından görme imkanına sahip olacak"
Mukaddes Emanetler Dairesi’ndeki hazırlıklar sürerken Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız da sergi alanında yapılan değişikliklerden ve çalışmalardan bahsetti. Yıldız, “Mukaddes Emanetler Dairesi’ndeyiz. Topkapı Sarayı’nın hem tarih boyunca hem günümüzde kalbi sayılabilecek noktalarından bir tanesi. Bu bölüm evvelki 3 yılı restorasyon süreciyle geçirmişti. Çünkü 2007’den beri restorasyon görmemiş bir mekandı. 2020 yılının sonunda Milli Saraylar tarafından restorasyona alındı. Koleksiyonumuzun çok kısıtlı bir bölümü, yaklaşık 60 parçası burada ziyaret edilebiliyordu. Hazırlanan bu sergileme ve vitrin düzeniyle her türlü afetlere karşı dayanıklı bir sistemle yenilenmek suretiyle geçtiğimiz yıl Ramazan’ın son günü Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından ziyarete açılmıştı. İnşallah önümüzdeki aydan itibaren de ziyaretçilerimiz yeni yüzüyle bir Ramazan ziyareti olarak ilk defa bu yıl gezmiş olacaklar. Burada Ramazan’a ilişkin bakımlar ve konservasyonlar yapılıyor. Aslında bizim uzman konservasyon ekibimiz bu restorasyonları ve bakımları sürekli yapıyor. Çünkü mukaddes emanetler başta olmak üzere burada emanetçisi olduğumuz koleksiyon oldukça yaşlı bir koleksiyon. Manevi değeri olarak da çok yüksek bir koleksiyon. O yüzden bu işle ilgilenen 20 kişilik bakım ekibimiz var. Konservasyon ekibimiz var. Onların çeşitli periyotlarla yaptıkları bakımları var. Bir de böyle Ramazan gibi özel dönemler için yapmış olduğumuz bazı çalışmalar var. Aslında geçtiğimiz yıl açılıştan itibaren gün yüzüne çıkmış burada birçok eser var. Peygamberimizin (sallallahu aleyhi ve sellem) döneminde komşu hükümdarlara yazmış olduğu mektuplardan 1 tanesi sergileniyordu bu koleksiyonun biz tamamını çıkardık. Onunla beraber burada Peygamber Efendimizin (sallallahu aleyhi ve sellem) vahiy kâtiplerinin yazmış olduğu 7. yüz yılda tarihlenen çok erken vahiy örnekleri var. Bununla beraber hemen arkamızda bulunan Hz. Osman’a ithaf edilen Kur’an da çok uzun yıllar sonra restorasyonunun tamamlanmasının ardından ziyaretçiyle buluştu. Bununla beraber Sakal’ı Şerif’ler, Peygamberimizin Uhud Savaşı’nda kırılmış mübarek dişi gibi pek çok eser de ziyaretçiyle burada buluşmuş olacak. Biliyorsunuz Hırka-i Şerif, Yavuz Selim’deki Hırka-i Şerif Camii’nde sergileniyor. Hırka-i Saadet ise Topkapı Sarayı’nda muhafaza ediliyor ve Ramazan da ziyaretçilerimiz Hırka-i Saadet’i görecekler. Aslında bu yeni sergileme düzeninin en önemli yeniliklerinden bir tanesi de Hırka-i Saadet Dairesi içerisinden geçiş yapılabiliyor olması. Bu vesileyle Hırka-i Saadet’i daha yakından görme imkanına sahipler” dedi.

Birbirinden değerli eserler yeniden ziyaretçilerle buluşacak
Bu yıl Ramazan ayında yeniden ziyaretçiyle buluşacak eserler arasında ise şunlar yer alıyor: Sancak Kur’an-ı Kerim’i ve gümüş mahfazası, zemzem sürahileri, sakal-ı şerif kutusu ve değerli taşlarla süslü top askılar. Mukaddes Emanetler Dairesi’nin bakımını ve temizliğini, Türkiye’de müzecilik alanında bir ilk olma özelliği taşıyan Milli Saraylar Obje Bakım ve Konservasyon Ekibi yapıyor. Çalışmalar kapsamında Has Oda’nın halısı, çinileri, gümüş kandilleri, buhurdan ve şamdanlar, ahşap pencere kapakları, dolaplar ve nişlerin içlerindeki mermer alanlar temizleniyor. Hırka-i Saadet ve Sancak-ı Şerif mahfazalarının tozları alınıyor. Titizlikle yürütülen uygulamalarda hepa filtreli, vakum ayarlı, müze tipi cihazlar ve at kılı fırçalar kullanılıyor. Çalışmalar tamamlandığında toplanan tozlar, geleneksel usullere riayet edilerek Mukaddes Emanetler Dairesi’nin önünde yer alan ‘toz kuyusu’na dökülüyor. Mukaddes Emanetler Dairesi’nde geçen yıl kapsamlı bir düzenleme gerçekleştirilmiş, sergilenen eser sayısı 60’tan 300’e çıkarılmıştı. Hz. Osman’ın mushafı da uzun bir aradan sonra yeniden ziyaretçiyle buluşturulmuştu. Çalışmalar kapsamında bir ilke de imza atılmış, Hırka-i Saadet Odası ilk defa ziyarete açılmıştı.