İç Batı Anadolu'nun en eski yerleşimi Kanlıtaş Höyüğü'ndeki kazılar, 2013 yılından beri Anadolu Üniversitesince (AÜ) sürdürülüyor. Kazı grubu başkanı ve AÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Umut Türkcan ve ekibi tarafından gerçekleştirilen, geçen seneki kazılarda bir iskelet bulundu. Doç. Dr. Türkcan ile AÜ Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü Fiziki Antropoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Handan Üstündağ'ın iskelet üzerinde yaptığı ortak çalışmalarda dönemin kadınları hakkında önemli bilgilere ulaşıldı. İskeletteki kol kaslarının yapışma yerlerinin belirginliğinin, dönemin kadınlarının yoğun tarımsal faaliyetlere, tahıl işlemeye ve bölgedeki çeşitli atölyelerdeki üretime katıldığının göstergesi olduğu sonucuna varıldı. İskeletin dişlerindeki çürüklerin ve diş taşlarının karbonhidrat tüketimi sonucu olduğu tespit edildi.
EN ESKİ İNSAN KALINTISI
Kazı başkanı Türkcan, yaptığı açıklamada, geçen yılki kazılarda buldukları iskelet üzerinde Doç. Dr. Handan Üstündağ ile çalışma gerçekleştirdiklerini kaydetti. Kanlıtaş Höyüğü'nün İç Batı Anadolu'nun en eski yerleşkesi olduğunu anımsatan Türkcan, "İskeletin çıktığı alanda yerleşme, Erken Kalkolitik Dönemi'ne tarihlendiği için İç Batı Anadolu'nun en eski insan kalıntısıdır. Söz konusu bireyin beslenmesi, hastalıkları, maruz kaldığı dış etkenleri yakalama şansına sahip olduk. Doç. Dr. Handan Üstündağ ile iskelet üzerine yaptığımız çalışma çarpıcı bulgular verdi. 8 bin yıllık bir kadın iskeleti olduğunu belirledik." diye konuştu. Türkcan, Kanlıtaş Höyüğü'ndeki kazılarda çıkan el alet çeşitliliğinin söz konusu bölgede atölyelerin bulunduğunun göstergesi olduğunu dile getirerek, "Dönemin bölge halkı çeşitli zanaatlar üzerine uzmanlaşmış." dedi.