Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ABD’nin New York kentinde Türkiye'yi temsilen katıldığı Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonunun 68'inci Oturumu'nun ardından gazetecilere değerlendirmelerde bulundu. Toplantının düzenlendiği hafta boyunca yoğun temaslarının olduğunu, BM nezdindeki kuruluşlarla bir araya geldiklerini, çeşitli ikili görüşmeler gerçekleştirdiklerini, yan etkinliklere katıldıklarını aktaran Göktaş, açılış oturumunda ülke beyanını da paylaştıklarını belirtti. "Kimseyi geride bırakmama" anlayışı ile sürdürdükleri sosyal politikaları anlattıklarını dile getiren Bakan Göktaş, toplantıların çok verimli geçtiğini belirtti.

ABD'deki Türk vatandaşlarıyla da bir araya gelme fırsatı bulduklarını aktaran Göktaş, "BM’de çeşitli yan etkinliklerimiz de oldu. Yan etkinliklerimizden biri de çatışmalarda kadınların ve kız çocuklarının durumuyla ilgiliydi. Etkinliğe Katar Sosyal Kalkınma ve Aile Bakanı Maryam Bint Ali bin Nasser, Filistin Kadın İşleri Bakanı Amal Hamad, Ukrayna Sosyal Politika Bakan Yardımcısı Iryna Postalovska, BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatör Yardımcısı Joyce Msuya da konuşmacı olarak katıldı. Çatışmaların kadınların ve kız çocuklarının üzerindeki etkisinden bahsettik. Bunlardan bahsederken tabii ki Gazze'deki kadınları ve çocukları unutmadık. Dünyanın gözü önünde çok büyük bir katliam söz konusu. Bu katliamı her platformda dile getirmek çok önemli. Diğer ülkeler nezdinde katıldığımız tüm etkinliklerde de Gazzeli kardeşlerimizle ilgili beyanlarımız oldu" ifadelerini kullandı.

Bu konudaki geri bildirimlere ilişkin soru üzerine Göktaş, "BM nezdinde de biraz çaresizlik hissediliyor. Filistin’de yaşanan vahşetten, kadın ve çocukların üzerindeki etkisinden bahsediyor. Çaresiz bir şekilde elinden geleni yaptıklarını ama bir sonuç almakta zorlandıklarını hissediyoruz. Dünyanın gözü önünde bir soykırım yaşanıyor" diye konuştu.

"Söyleyecekleri hiçbir lafın ehemmiyeti yok"
BM Kadının Statüsü Komisyonunun 68'inci Oturumu'nda İsrail Sosyal Eşitlik ve Kadının Gelişimi Bakanı May Golan'ın söz aldığı sırada salonu terk ederek, İsrail'in Gazze saldırılarına yönelik Türkiye'nin tepkisini gösterdiği hatırlatarak, o anlara ilişkin değerlendirmesi sorulan Bakan Göktaş, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Benden sonra sözü İsrailli Bakan alacağı zamanda orada durmamamız gerektiğini biliyordum. Çünkü, dünyanın gözü önünde böyle bir katliama sebep olanları dinlemek istemiyoruz. Onların orada söyleyecek hiçbir sözü yok. Kadınlar ve çocuklar konusunda onların söyleyebilecekleri hiçbir söz yok. Kendilerini savunmak için söyleyecekleri hiçbir lafın ehemmiyeti yok. O ortamda sessiz kalamazdık. O ortamda sözlü tepki veremediğimiz için de kalkıp gitmek, dinlememek verebileceğimiz en doğru tepkiydi. Sözü bittiğinde tekrar geldik. Yerimizi geri aldık. Biz, dün de olduğu gibi Türkiye olarak Cumhurbaşkanımızın önderliğinde her zaman Filistinli kardeşlerimizin yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Konuşmamızda da Filistinli kardeşlerimize olan desteğimizi, hem BM'nin hem diğer ülkelerin bu katliam karşısında ayağa kalkmaları ve seslerini yükseltmeleri gerektiğini ve bir an önce ateşkesin sağlanması gerektiğini vurguladık."
Söz konusu hareketinin ardından gelen tepkilere yönelik soru üzerine de Göktaş, olumlu yorumlar aldıklarını, birçok ülkenin bakanının kendisini tebrik ettiğini de ifade etti.