İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Hizmet Kulübü, Dünya Sosyal Hizmet Günü kapsamında bir etkinlik düzenledi. Güney Kampüs Konferans Salonu'nda gerçekleşen etkinliğe, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Prof. Dr. Taner Artan, Sosyal Hizmet Uzmanı ve Aile Danışmanı Kahraman Eroğlu, Kızılay Zeynep M. Nedim Bakım Merkezi Sosyal Hizmet Uzmanı Ceren Akar ve çok sayıda öğrenci katılım gösterdi. Etkinlik, “Kalıcı Refah İçin Kuşaklararası Dayanışmanın Güçlendirilmesi” temasıyla gerçekleştirildi. Programda, sosyal hizmetlerin yalnızca dezavantajlı bireylere değil, toplumun her kesimine hitap eden bir alan olduğunu vurgulanırken günümüz teknolojik gelişmelerinin sosyal hizmetlere etkisine de değinildi.

EROĞLU: HAYATIN HER KESİMİNDE SOSYAL HİZMETLER VAR
Etkinlik kapsamında konuşan Sosyal Hizmet Uzmanı ve Aile Danışmanı Kahraman Eroğlu, sosyal hizmetlerin toplumun her kesimine dokunan kutsal bir meslek olduğunu vurgulayarak sosyal hizmetlerin yalnızca yoksullara değil, avantajlı kesimlere de hizmet sunduğunu belirtti. Eroğlu, “Biz sosyal hizmetleri gerçekten ülkemiz koşullarına göre değil dünya koşullarına göre değerlendirdiğimizde, birçok ülkeden daha ilerideyiz. Ancak çalışmalarımızı yürütürken merkezi ve yerel yönetimlerden yeterince ilgi ve destek göremiyoruz. Hizmetlerin verilmesi aşamasında zaman zaman engellenme ve dışlanma ile karşı karşıya kalıyoruz. Oysa sosyal hizmet, meslekler arası dayanışmanın en üst düzeyde sergilendiği bir alandır.” dedi. Eroğlu, sosyal hizmetlerin kuşaklararası dayanışmayı ve iş birliğini destekleyen bir meslek olduğunu vurgulayarak bu alanda çalışan kişilerin donanımlı ve yetkin bireyler olması gerektiğini ifade etti.
 

PROF. ARTAN: AİLE SAĞLIKLIYSA TOPLUM DA SAĞLIKLI OLUR
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Prof. Dr. Taner Artan ise “Yeni Dünyada Nesiller Arası Dayanışma” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Konuşmasında, ailenin sağlıklı olmasının toplumu da sağlıklı hale getirdiğini belirten Artan, “Ailevi sorunlar ortaya çıktıktan sonra çözüm üretiliyor. Oysa önemli olan, bu sorunlar yaşanmadan önce koruyucu-önleyici hizmetler sağlamaktır.” dedi. Dünyada yalnızlık probleminin giderek arttığına dikkat çeken Artan, “Japonya’da 75 yaş üstü bireylerin %30’u robotlarla yaşıyor. Yeni dünyada bu durumu aileyle birlikte nasıl konumlandıracağımız çok önemli. Teknoloji, insan bağlarını güçlendirmek için kullanılmalı, onları zayıflatmamalıdır. Robotlar, sosyal hizmetlerin yerine değil, tamamlayıcı bir araç olarak düşünülmelidir.” ifadelerini kullandı. Artan, nesiller arası bilgi aktarımını desteklemek amacıyla dijital hafıza arşivleri oluşturulması, kuşaklararası teknoloji projelerinin teşvik edilmesi ve insanlar ile robotlar arasındaki etkileşim sınırlarının iyi belirlenmesi gerektiğini belirtti.

AKAR: YAŞLILIK BİR HASTALIK DEĞİLDİR
Kızılay Zeynep M. Nedim Bakım Merkezi Sosyal Hizmet Uzmanı Ceren Akar da “Kuşaklar Arası Dayanışmayı Güçlendirmek: Sosyal Hizmetlerin Yaşlı Alanındaki Rolü” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Akar, sosyal hizmet öğrencilerinin meslek hayatına atılmadan önce yaşlılarla çalışmaya yönelik önyargıları olduğunu belirterek, “Yaşlılık bir hastalık değildir. Bugün yaşlılarla ilgili oluşturduğumuz algılar, aslında kendi geleceğimizle ilgili verdiğimiz kararlardır.” dedi. Yaşlılarla çalışmanın sosyal hizmet uzmanları için önemli bir alan olduğunu belirten Akar, “Sosyal hizmet uzmanları; yaşlı birey, bakım personeli ve yaşlı yakınları arasında merkezi bir rol üstlenir ve tüm taraflarla ilgilenmesi gerekir. Yaşlılarla çalışmak, sosyal hizmet uzmanlarına karmaşık vakaları yönetme deneyimi, evde bakım ve yaşlı destek programlarının gelişimi, alzheimer ve demans gibi özel alanlarda uzmanlaşma fırsatı sunar.” diye konuştu.

Kaynak: Bülten