Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (AYBÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Albayrak, Ankara Savaşı’ndan kalma toplu mezar üzerinde yürütülen arkeolojik kazılarda elde edilen bulguların savaşın Çubuk Ovası’nda geçtiğini doğrular nitelikte olduğunu açıkladı.
Doç. Dr. Albayrak, 1402 yılında Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezid ile Timur’un orduları arasında gerçekleşen Ankara Savaşı’nın yerinin, bazı kaynaklarda Haymana veya Akyurt olarak belirtilmesine rağmen, yürütülen arkeolojik ve bilimsel çalışmaların savaşın Çubuk ilçesinde yapıldığını gösterdiğini ifade etti.
3 Yıllık Araştırma ve 10 Toplu Mezar Tespiti
Doç. Dr. Albayrak, Çubuk bölgesinde son üç yıldır gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırmaları sırasında Osmanlı seramik parçaları, ok uçları, at nalları, sikkeler ve zırh delici materyallerin yanı sıra 10 farklı toplu mezarın tespit edildiğini belirtti. Çalışmalara Çubuk Belediyesi, Hacettepe ve Gaziantep üniversitelerinden destek sağlandığını belirten Albayrak, toplu mezarların Çubuk Ovası’ndaki savaşın izlerini taşıdığını söyledi.
Karbon 14 Yöntemiyle Tarihlendirme
Araştırma kapsamında Kutuören köyündeki Şahveran mevkisinde bulunan toplu mezardan alınan kemik, diş ve ahşap örneklerinin karbon 14 yöntemiyle analiz edildiğini aktaran Albayrak, şu bilgileri verdi:
“Analiz sonuçları, bulguların 1422-1500 yılları arasına tarihlendiğini gösteriyor. Karbon 14 yöntemindeki 25-50 yıllık sapmalar dikkate alındığında, bu toplu mezarın Ankara Savaşı sırasında ölen askerlere ait olduğu düşüncemiz güçlendi. Mezarda 20 yetişkin erkek bireyin varlığı tespit edildi. Kimi kemiklerde kılıç izlerine rastladık, bu da savaşta hayatlarını kaybettiklerini kanıtlar nitelikte.”
Kazılar Devam Edecek
Doç. Dr. Albayrak, Nisan ayında başlayacak yeni kazılarda diğer dokuz mezarda da incelemelere devam edeceklerini ve çalışmaların Çubuk Belediyesi ile Ankara Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle yürütüleceğini belirtti.
Bu araştırmalar, Ankara Savaşı’nın geçtiği yerin tespiti konusunda önemli bilimsel veriler sunarak tarihçilerin ve arkeologların dikkatini bölgeye çekmeye devam ediyor.
