Elektrik Elektronik Mühendisi ve PilenPak Proje ve Yardımcı İşletmeler Müdürü Burak Yaka, yapay zeka alanındaki bu çekişmenin yalnızca yazılım geliştirmeyle sınırlı kalmadığını, iş modelleri ve veri yönetimiyle de doğrudan ilişkilendirildiğini belirtiyor.
Yapay Zeka: Yazılımın Ötesinde Bir Güç
Yaka, yapay zekanın artık sadece bir yazılım ya da dil modeli olmadığını, küresel veri yönetimi ve iş süreçlerini yönlendiren, karar alma mekanizmalarına etki eden bir güç haline geldiğini vurguluyor. Ona göre bu alandaki rekabet, en gelişmiş modeli üreten değil, en geniş ekosistemi inşa eden şirketlerin kazanacağı bir yarışa dönüşüyor. Verinin doğru yönetilmesi ve sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi, sektördeki liderliği belirleyecek unsurlar olacak.
Rekabetin Önde Giden İsimleri: OpenAI, Google, Anthropic
Son dönemde piyasaya sürülen yapay zeka modelleri, teknolojinin geldiği noktayı gözler önüne seriyor. OpenAI’nin GPT-4 Turbo sürümü, doğruluk oranı ve kullanıcı deneyimiyle dikkat çekerken, Google’ın Gemini 1.5 modeli metin, görsel ve ses verilerini bir arada analiz edebilme yeteneğiyle öne çıkıyor. Anthropic’in Claude 3 modeli ise güvenlik ve etik odaklı yapısıyla sektörde farklı bir konumda bulunuyor.
Ayrıca, açık kaynak yapay zeka alanında yer alan Mistral ve DeepSeek modelleri, geliştiricilere esneklik sunarak pazarın yönünü değiştirme potansiyeli taşıyor. Ancak, büyük teknoloji şirketlerinin sahip olduğu devasa veri havuzlarına erişimlerinin sınırlı olması nedeniyle, bu açık kaynak çözümleri henüz ölçeklenebilirlik konusunda bazı engellerle karşılaşıyor.
Veri Yönetimi ve Etik, Geleceği Şekillendirecek
Yapay zeka savaşlarının sadece teknik özelliklerle değil, aynı zamanda veri yönetimi ve etik kurallarla şekilleneceğini söyleyen Burak Yaka, "Veriyi kontrol eden, geleceği kontrol eder" diyerek, yapay zekanın eğitildiği verilerin güvenliğinin ve şeffaflığının önemine dikkat çekiyor. Büyük teknoloji firmalarının sahip olduğu devasa veri setlerinin gücüne rağmen, verilerin etik kullanımı ve güvenliği konusundaki tartışmaların önümüzdeki yıllarda daha fazla gündeme geleceği öngörülüyor.
Küresel Düzenlemeler ve Gelecek Perspektifi
Yaka, yapay zeka alanındaki rekabetin yalnızca teknoloji devleriyle sınırlı kalmayacağını, küresel regülasyonların ve devletlerin de sürece dahil olacağını belirtiyor. Avrupa Birliği’nin yürürlüğe koyduğu yapay zeka düzenlemeleri ve ABD’de bu alanda yapılan çalışmalar, sektördeki geleceği şekillendiren önemli faktörler arasında yer alıyor. Yaka, sektördeki en büyük tartışmanın artık model doğruluğundan çok, kullanılan verilerin şeffaflığı ve güvenliği üzerine olacağını ifade ediyor.
Sonuç olarak, yapay zeka dünyasında rekabetin kazananı, yalnızca teknik üstünlük sağlayan değil, aynı zamanda etik, güvenlik ve sürdürülebilir çözümler geliştiren şirketler olacak gibi görünüyor. Gelecekte, bu alanın nasıl şekilleneceği, hem teknoloji firmalarının hem de küresel düzenlemelerin nasıl bir etkileşim içinde olacaklarına bağlı olarak netleşecek.