Tren garları hem hüznü hem de sevinci ve heyecanı temsil eder.
Ayrılıkların, kavuşmaların mekanlarıdır garlar.
Kimi zaman da evsiz barksızların, yuvaları oluverir.
Eskişehir Tren Garı da çok eski bir geçmişe dayanır.
Hüzünlere ve sevinçlere ev sahipliği yapmıştır.
***
Birazcık nostaljiden sonra yaklaşık 5 yıldır tadilat nedeniyle kapalı bulunan Eskişehir Tren Garı’nın ana salonunun geçtiğimiz günlerde sessiz bir şekilde hizmete girdiğini gördük.
Bir yolculuk nedeniyle gittiğim gara eskiden olduğu gibi büyük ana salonun kapılarından girdik.
Güvenlik kontrolünden sonra da yürüyen merdivenlerle aşağı inip, tekrar yukarı çıktıktan sonra da yolculuğumuz başladı.
***
Tren Garı ana salonunun eski halini de biliyorum, tadilattan sonraki halini de.
Şöyle bir dikkat ettim acaba beş yıl gibi tadilat için uzun sayılacak bir sürede neler yapıldı diye.
Aslına bakarsanız öyle ahım-şahım bir şey yapıldığını da görmedim.
Eski tas eski hamam misali.
***
Tren Garı çok eskiye dayanan tarihiyle kentin simge mekanlarından biridir.
Gerçi hemen tüm illerde garlar simge noktalardır.
Yukarıda da belirttiğim gibi Eskişehirlilerin yakından tanıdığı tarihi binanın içinde büyük bir değişiklik olmadığı göze çarpıyor.
Bunu gara gelen yolcuların şaşkın bakışlarından da anlayabiliyorsunuz. Restorasyonun neden bu kadar uzun sürdüğü ise hâlâ bir merak konusu.
Türkiye’nin demiryollarının kavşak noktası olan, Yüksek Hızlı Tren (YHT) ile birlikte önemi iyice artan Eskişehir Tren Garı 2018 yılında tadilata girmişti. Her gün binlerce yolcunun kullandığı bekleme salonu, gişeler ve büfeler gibi birçok alanın binanın alt geçidine taşınmasının üzerinden tam 5 yıl geçti. Aradan geçen 5 yılda birçok kez haber konusu olan tarihi bina nihayet sessiz sedasız bir şekilde hizmete açıldı.
***
19 Temmuz 2018 tarihinde restorasyon için ihaleye çıkılacağı duyurulan gar binasında planlanan çalışmanın süresi ise 400 gün olarak açıklanmıştı.
Ancak restorasyon bin 933 gün gibi çok uzun bir süre devam etti.
TCDD Yönetimi her halde bu konuda bir açıklama yapacaktır.
