Türkiye maliye mevzuatı karmakarışıktır…

Bu muhtemelen rejimin ana kurucu unsurlarından biri olan bürokrasi tarafından özellikle böyle kurgulanmıştır…

Sistem çözümsüzlük ve bürokratik vesayetin sürdürülebilirliği amacı ile kurgulanmıştır…

Aynı anayasamız gibi…

Bundan dolayı bir takım düzeltme, düzenleme ya da revizyon çabaları ile bir çözüme ulaşabilmek pek de mümkün değildir…

Tıpkı 657 sayılı kanun varken siz ne yapmaya çalışırsanız çalışın başarılı olma şansınız olmaması gibi…

Yeni bir yüzyıla girerken bu ve bunun gibi pek çok biriktikçe büyümüş ve bu yeni yüzyılın Türkiye Yüzyılı olmasına engel başta anayasa olmak üzere pek çok takoz mevzuatımız mevcuttur…

Vergi, adalet, eğitim, çalışma hayatı…

Vergi sistemimiz karışıktır ve vatandaş bürokrasinin inisiyatifindedir…

Adalet sistemimiz karışıktır ve yargı mensuplarının inisiyatifindedir…

Aslında vatandaşı koruyup güvence altına alması gerekli olan mevzuat, bürokrasiyi ve hakimiyeti korumak ve sürdürülebilirliğini sağlamak adına düzenlenmiştir ve vatandaşa zulme dönüşmektedir…

Vatandaşın sesi olması gereken ve bunları düzeltmesi gereken yasama ise halktan tamamen kopuktur…

Çünkü seçimle tabandan gelmesi gereken ve taban için yasama faaliyeti yapması gereken yasama erkinin siyaseti de tıpkı bürokrasi gibi atanmışlar üzerinden dizayn edilmiştir…

Tabandan gelmeyen, tabanı bilmeyen ve kendisini tabana borçlu hissetmeyen yasama mensuplarından da bu hareketi beklemek bir hayalden de ötedir…

Bir tek yürütme…

Doğrudan halkın seçtiği başkan…

Peki…

Ya halk bu bürokratik zulmün sıkışmışlığı ve bunaltıcılığı yüzünden yürütmenin başına getireceği doğru ismi seçmekte yanılırsa…

Ki bu sıkıntıların seçimlerde ilginç sonuçlar verdiğini son yerel seçimlerde daha bir idrak ettik…

Bir adım sonrası Ukrayna’nın başına geleni yaşamaktır…

Böylesi bir musibeti yaşayarak öğrenmek gibi bir lükse ve zamana hiç sahip değiliz…

O yüzden…

Yargı paketleri ile…

Torba yasalar ile, yeni vergiler ihdas etmek ile ancak zaman kaybeder, kendimizi kandırırız…

Millet ve siyaset…

Tüm kanatları ile el ele vererek ihtiyacımız olan bu reformları biran önce yapmazsak, yapamazsak…

Bu yüzyılı da kaçırır ve ağzımızı açar bakar kalırız…

Revizyon değil, reformlara ihtiyaç var…

AZ DA SAĞLIK…

Gıda ve ilaç terörü insanlığın temel sorunudur…

Covid, influenza gibi salgınlar obezite ve diyabet salgınının ve zararlarının yanında sözü bile edilemeyecek kadar önemsizdir…

İlacımız yediklerimiz, yediklerimiz ilacımızdır…

ESKİLERDEN…

Aileler çekirdek değil, büyük ailelerdi…

Eğitim, sağlık, ahlak ancak büyük aile yapısının korunması ile doğal akışında yoluna girerdi…

Şimdiki gibi herkes bireyselliğin yalnızlığı içinde boğulmazdı…