Burdur’un tarihi Taş Oda Konağı, 17. yüzyıldan kalma Osmanlı ve Türk-İslam mimarisinin izlerini taşıyan yapısıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) tarafından restorasyon edilerek yaşayan bir kültür ve lezzet evine dönüştürülen bu tarihi konakta, yerli ve yabancı turistlere yöresel yemekler ve geleneksel Türk eğlenceleri tanıtılmakta.
Gastronominin ve Kültürün Yaşatıldığı Bir Alan
Taş Oda Konağı’nda, Teke yöresinin unutulmaya yüz tutmuş yemekleri öğrenciler tarafından pişirilip ziyaretçilere sunuluyor. Oğlak kebabı, sarma aşı, tavuklu keşkek, koruk soslu keçi peynirli salata ve pekmezli un helvası gibi yöresel lezzetler burada tatma imkânı bulan konukları büyülüyor. Ayrıca, MAKÜ öğrencileri Türk Eğlence Kültürü dersi kapsamında konağın baş odasında sergilenen geleneksel oyunlarla eğlenceli bir atmosfer yaratıyor.
Gastronomi ve Kültürel Mirasın Buluşma Noktası
MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, üniversite olarak Burdur’un geleneksel gastronomisini ve kültürünü yaşatmayı hedeflediklerini belirtti. Son yıllarda Salda Gölü, Sagalassos ve Kibyra gibi tarihi mekanlarla turizmde dikkat çeken Burdur’da, Taş Oda Konağı ziyaretçilere şehrin eşsiz kültürel değerleri ve yemekleriyle tanışma fırsatı sunuyor. Dalgar, "Burdur’u daha fazla tanıtmak ve misafirlerimize şehrimizin geleneksel yemeklerini sunmak bizim için büyük bir mutluluk kaynağı" dedi.
Geleneksel Türk Eğlenceleriyle Ziyaretçilere Keyifli Anlar
Taş Oda Konağı, aynı zamanda Türk eğlence kültürünün bir parçası olarak her hafta salı, çarşamba, perşembe ve cumartesi günleri geleneksel çocuk oyunları ve düğün ritüellerini sergileyen etkinlikler de düzenliyor. Halk Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Hakan Acar, “Öğrencilerimizle birlikte görsel sanatları burada işliyor, geleneksel oyunlar ve ritüelleri sergiliyoruz” dedi.
Burdur Mutfağına Dair Bir Deneyim
Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Olcay Kılınç, Burdur mutfağındaki eski yemek kültürlerini kayıt altına alarak bu yemeklerin tariflerini gün yüzüne çıkardıklarını belirtti. Burdur’un İç Anadolu, Akdeniz ve Ege’nin birleşim noktasında yer aldığı için yemek kültürünün oldukça zengin olduğunu vurgulayan Kılınç, “Eski Türk ve göçebe kültürüne ait yemekler hala yerel evlerde yapılmakta. Biz de bu lezzetleri burada ziyaretçilerimize sunarak Burdur mutfağını tanıtmayı amaçlıyoruz” dedi.
Ziyaretçiler, Taş Oda Konağı’nda Efsanevi Bir Deneyim Yaşıyor
İzmir’den gelen Melis Çağlayan, yediği yemeklerin lezzetinden oldukça memnun kaldığını belirterek, “Burdur’un mutfağını daha önce denememiştik, burada her şey harikaydı. Ne pişirdiklerini ve içeriğini çok merak ettik, gerçekten müthişti” dedi.
Taş Oda Konağı, hem gastronomi hem de kültürel zenginlik anlamında Burdur’a gelen turistler için mutlaka görülmesi gereken bir yer haline gelmiş durumda.
