Tren Garı’nda bir araya gelen Demiryol İş Sendikası üyeleri adına konuşan Şube Başkanı Ramazan Kaya, Türkiye’de yüksek enflasyon sonucu alım güçlerinin düştüğüne dikkat çekti. Yeni getirilen vergiler ve gelir vergisi adaletsizliği sonucunda, çalışanların ezildiğini savunan Kaya, “Market ve pazar filelerinin doldurulamaması, çocuklarımızın okula harçlıksız gitmesi, biz, gerek fabrikalardaki sanatkârlığımızın, gerekse Devlet Demiryollarında hizmetteki kalifiye elemanı olmamızın ücrete dönüşmemesi, yıllar süren ustalık tecrübemizin göz ardı edilmesi, artık sabrımızı taşırmıştır. Son yıllarda yapılan bütün sözleşmelerde, Biz kamu işçileri olarak üvey evlat muamelesi gördük. Ülkemizde son 1 yılda kümülâtifte asgari ücrete yüzde 317, memurlara yüzde 370’lerde zam yapılmışken. Biz kamu işçileri olarak bir yılda ancak yüzde 90'larda bırakıldık” diye konuştu. Aynı unvanda çalışan işçi-memur arasındaki son 1 yıldaki aşırı maaş farkının oluştuğunu kaydeden Kaya, işyerlerindeki iş huzurunun ve iş barışını bozulduğunu aktardı. Kaya,  “Harcadığımız emeğimizin ve hizmetimizin karşılığının verilmesini istiyoruz. Biz Demiryolcular olarak, Taşımacılık sektörünün lokomotifleriyiz. Demiryol-İş Genel Başkanımızın başkanlığını yürüttüğü ülkemizin en büyük işçi konfederasyonu TÜRK-İŞ’in TÜHİS ile halen yürütmekte oldukları müzakere süreçlerinin işçi lehine sonuçlandırılarak kayıplarımızın telafi edilmesi en büyük arzumuzdur. Tüm kamuda çalışan emekçiler, sözleşme başlangıç tarihlerinden dolayı ücret adaletsizliği yaşamaktadır. Bunun giderilmesi için kamu çerçeve protokolünün tek çatı altında toplanarak Ocak ayında başlamasını talep etmekteyiz. Taleplerimizin karşılanmaması durumunda TÜRK-İŞ ve DEMİRYOL-İŞ Sendikamız tarafından alınacak mücadele ve eylem sürecinde de birlik bütünlük içerisinde her türlü eyleme hazır olduğumuzu duyuruyoruz” şeklinde konuştu. Eylem işçilerin sloganlar atmasıyla son buldu.

işçiler-isyanda2

‘İŞÇİLER ÖZELE GEÇİYOR’

Köprübaşı Caddesi üzerinde bir araya gelen Türk Harb-İş Sendikası üyesi yaklaşık 2 bin işçi, Ulus Anıtı’na kadar yürüdü. Burada işçiler adına konuşan Sendika Şube Başkanı Hasan Atak, ‘‘26 binden fazla üyemizin aldıkları ücretler, günümüz Türkiye koşullarını göz önünde bulundurduğumuzda, çok düşük kalmaktadır. Ülkemizin savunma sanayisinde dışa bağımlılığını bitirmek için canla başla çalışan üyelerimizin artık geçinemez bir noktaya gelmiştir. askeri işyerlerimizde çalışan birbirinden kıymetli, yetişmiş, yetenekli ve tecrübeli arkadaşlarımızın yaşadıkları geçim sıkıntılarından dolayı, ya istifa edip özel şirketlere geçtiğini ya da gönülsüz bir şekilde emekliye ayrılmaktadır. 9 Mayıs 2023 tarihinde imza altına alınan son kamu çerçeve protokolü ile kamuda hiçbir vasıf gerektirmeyen işlerde çalışanların bile, bu saydığım işleri yaparak ülkemize değer katan, yüksek bilgi ve birikime sahip işçi ve mühendislerimizle aynı ücreti alır hale geldiğini açıkladık. Hatta bir adım daha ileriye gidiyorum! Masa başında oturarak origami sanatını geliştirenler, boş zamanlarını değerlendirmek için kâğıt uçaklar yapıp uçuranlar F-16’ları uçuranların bir buçuk iki katı maaş alır hale gelmiştir. Kamu toplu iş sözleşmelerinin yürürlük tarihindeki farklılık nedeniyle, yürürlüğü Ocak ayında başlayan toplu iş sözleşmeleri ile Mart ayında başlayan toplu iş sözleşmeleri arasında oluşan ücret farkı da bir başka hak kaybına ve adaletsizliğe neden olmuştur. Bu durum da kamu işçileri arasında bir ayrıma sebebiyet verdiğini hatta yaşanan sürecin hiç istemediğimiz bir şekilde iş barışını olumsuz etkileyecektir. Bizim tek derdimiz bu kutsal topraklara bir halel gelmemesi, büyük ve güçlü devletimizin dara düşmemesi ve elbette ki, bu ülkenin öz evlatları olan arkadaşlarımızın kendi öz yurtlarında rahat bir yaşam sürmesini sağlamaktan ibarettir’’ ifadelerini kullandı.




(Ufuk Azbay)