Yeme içme sektöründeki üyelerinin bir yıla yakın süredir ya geçici olarak işletmelerini kapattığını ya da kısıtlamalarla faaliyetlerine devam etmek zorunda kaldığını hatırlatan Güler, bu sebeple lokanta, kafe ve restoranlar başta olmak üzere hizmet sektörünün 2 Mart 2021 itibariyle işletmelerini yarı kapasiteyle de olsa faaliyete açacak olmasından memnuniyet duyduklarını ifade etti. Hayatın normalleşmesi, kazanımların kaybedilmemesi, ticaretin aksamaması, şehir ekonomisinde açılan yaraların iyileşmesi için tüm vatandaşların Covid-19 tedbirlerine uyması gerektiğini belirten Güler, bu sayede salgının yayılmasının önüne geçilebileceğini kaydetti. Sektördeki iş gücünün korunmasının da önemine vurgu yapan ETO Başkanı Metin Güler, pandemi döneminde hiçbir personelini işten çıkarmayan ve iş gücünü koruyan firmalara SGK, muhtasar ve vergi konusunda yılsonuna kadar destek verilmesi gerektiğini hatırlattı. İşgücünün korunması için devlet katkısının şart olduğunu belirten Güler, istihdam kaybı oluşmaması için çalışanların SGK ve vergi yükümlülüklerinin devlet tarafından maaşlarının ise işveren tarafından ödenebileceğini dile getirdi. Bu formül sayesinde hem çalışanların hem firmaların hem de devletin kazançlı çıkacağını belirten Güler, SGK desteği sayesinde olası işten çıkarma halinde devletin işsizlik fonundan 10 ay maaş ödeme durumunun da ortadan kalkacağını ifade etti. Bu destekle işten çıkarmaların da önüne geçilebileceğini ve istihdamda sürekliliğinin sağlanabileceğini belirten ETO Başkanı Metin Güler, bu sayede devletin istihdam nedeniyle taşıdığı yükün de azalabileceğini sözlerine ekledi.
