Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rıfat İçyüz’ün konuşmacı olduğu seminere Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Şule Dingeç Demirel, Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yasemin Ergenekon, öğretim elemanları ve öğrenciler katılım gösterdi.
MSKÜ Eğitim Fakültesi Dr. Öğr Üyesi İçyüz: “Engelli birey değil, engellenmiş birey”
MSKÜ Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rıfat İçyüz “Kaynaştırma Ortamında İşitme Kayıplı Çocukla Çalışmak” başlıklı seminerde şu bilgileri aktardı: “Yetersizlik, bir insan için normal sayılan bir etkinliğin yapılamaması, önlenmesi veya sınırlandırılmasıdır. Bu açıdan bakarsak, bir insanın bacaklarının olmaması da yetersizlik olurken işitme kaybı da bir yetersizliktir. Yetersizlik, bireye bağlı olarak kalıcı veya geçici olabilir. Engel kavramı söz konusu olduğunda yetersiz bir bireyin dışsal etkenlerden dolayı yapması gerekeni yapamamasıdır, engellenmiş olmasıdır. Bir insanın bacağının olmayışı yetersizlik ise o bireye uygun rampalar yapılmaz, asansörler yapılmaz ve binaya girişleri yapılmaz ise bu birey engellenmiş olur. Bu kavram üzerinden yola çıkarsak engelli birey değil, aslında engellenmiş birey demek gerekir. Bu yüzden özel gereksinimli birey kavramını söylemeyi tercih ederiz.”
“Gereksinimlere göre eğitim düzenlenmeli”
Konuşmasının devamında özel gereksinimli bireylerle ilgili istatistiki bilgilere yer veren MSKÜ Eğitim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi İçyüz, Dünya Engelli Raporuna göre nüfusun yüzde 15’inin yetersizliği olan bireylerden oluştuğuna dikkat çekti ve “Yaklaşık 110 milyon kişi ise temel işlerini yerine getirmekte çok ciddi zorluklar yaşamaktadır. 8,5 milyon özel gereksinimli birey olduğu ifade edilmektedir. Özel eğitimden faydalanmak için bekleyen özel gereksinimli öğrenci sayısı yaklaşık 125 bin civarındadır. Özel eğitim gereksinimli öğrencilerin eğitimini karşılayabilecek bina sayısının ise 25 bin civarında olduğu belirtilmektedir. Günümüz şartlarında bunu yapabilmek mümkün değil. Özel gereksinimli bireylerin gereksinimleri doğrultusunda eğitim alabilecekleri kaynaştırma uygulamaları var. Bugün vurgulamak istediğim nokta da öğrencilerimizi tanıyalım ve ona göre gereksinimli eğitim düzenleyelim. İstatistikleri değerlendirecek olursak 2023-2024 yılında yaklaşık 20 milyon örgün eğitim alan öğrencimiz bulunmaktadır. 400 bine yakını özel gereksinimli öğrencinin eğitime katıldığı ifade ediliyor ve bu oranın üniversitelerde daha düşük olduğunu görüyoruz. Özel gereksinimli öğrencilerin eşit bir şekilde eğitimden yararlanabilmesi için önlerindeki engelleri kaldırmak gerekir. Bunun için ise kaynaştırma uygulamalarının bütüncül bir anlayış ile yapılması gerekmektedir. En temel haklarımızdan biri olan eğitim hakkını vurgulamamız gerekiyor.” dedi.
Konferans, özel gereksinimli bireylerin ayrıştırılmadan herkes ile bir arada eğitim görmeleri hakkında karşılıklı fikir alışverişi ile devam etti. Konferans sonunda ise Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Şule Dingeç Demirel tarafından MSKÜ Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Rıfat İçyüz’e teşekkür belgesi takdim edildi.
