Cem Karaca, 5 Nisan 1945’te İstanbul’da doğdu. Sanatçı bir ailenin çocuğu olarak büyüyen Karaca, müziğe genç yaşlarda ilgi duymaya başladı. 1960’lı yıllarda rock müzikle tanışarak Batı müziği ile Anadolu’nun halk müziğini birleştiren benzersiz bir tarz oluşturdu.
Kariyerine "Apaşlar" grubuyla başlayan sanatçı, daha sonra "Kardaşlar", "Moğollar" ve "Dervişan" gibi gruplarla çalışarak Anadolu rock müziğinin en güçlü temsilcilerinden biri oldu. Şarkılarında işçi sınıfının sorunlarını, toplumsal adaletsizlikleri ve halkın yaşadığı sıkıntıları dile getirdi. "Tamirci Çırağı", "Resimdeki Gözyaşları", "Bu Son Olsun", "Ceviz Ağacı" ve "Islak Islak" gibi unutulmaz eserlere imza attı.
1979 yılında siyasi sebeplerle Almanya'ya gitmek zorunda kalan Cem Karaca, 1980 darbesi sonrası vatandaşlıktan çıkarıldı. Uzun yıllar Türkiye’ye dönemeyen sanatçı, 1987’de çıkarılan af yasasıyla ülkesine geri dönebildi. Dönüşü büyük yankı uyandırdı ve halk tarafından coşkuyla karşılandı.
Cem Karaca, sadece bir müzisyen değil, aynı zamanda bir hikâye anlatıcısı ve halkın sesi olmuştur. Şarkılarında her zaman toplumsal duyarlılığı ön planda tutmuş, Anadolu’nun sesi olmaya devam etmiştir. Günümüzde hâlâ eserleri dinlenmekte, yeni nesillere ilham vermektedir.
Ölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen, Cem Karaca’nın sesi ve mesajları yaşamaya devam ediyor. Onu saygı ve özlemle anıyoruz.
Unutulmaz bir ses, unutulmaz bir insan... Cem Karaca'yı rahmetle anıyoruz.