Her Aralık ayında olduğu gibi bu ayda en çok konuşulan konu hiç şüphesiz asgari ücret zammı olacak. Doğrudan 7 milyon çalışanı, dolaylı olarak ise tüm çalışanları yakından ilgilendiren bir konu. Asgari ücret tespit komisyonunun ilk toplantısı 10 Aralık’ta yapılacak. 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğindeki toplantıda, işveren tarafını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için TÜRK-İŞ temsil edecek.
Geçtiğimiz gün Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, yaptığı açıklamada asgari ücretin enflasyona sebep olmadığını, 1 yıldır asgari ücrete zam yapılmamasına rağmen fiyatların artmaya devam ettiğini söyledi. İşverenlere de seslenerek ‘17 bin TL ücretle 1 hafta geçinebilir misiniz?’ diye sordu.
Yine Türk-İş’in Kasım ayı araştırmasına göre açlık sınırı yani 4 kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması tutarı 20 bin 562 TL’ye yükseldi, yoksulluk sınırı ise 66 bin 976 TL oldu. Bekar bir çalışanın aylık geçim maliyeti ise 26 bin 712 TL oldu. Asgari ücret ile yaşam maliyeti arasındaki farkı ise 9 bin 700 TL’ye yükseldi.
Yani veriler ortada. Asgari ücretle çalışanlar enflasyonist ortamda 1 yıl boyunca maaşlarına zam almayarak zaten yeterince fedakarlık yaptı. Birçok siyasi parti asgari ücretin 30 bin TL olması gerektiğini savunuyor. 25 bin TL’nin üzerine çıkmalı diyenler de mevcut.  Bana kalırsa da bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti olan 26 bin 712 TL’nin altında kalmamalı. Bunun önümüzdeki 12 ay boyunca yükseleceğini de hesap edersek, 28-29 bin TL bandında bir tutar olması gerekiyor.
Eğer ki işverenleri de düşünüyorsak yine bir Temmuz zammı düşünülebilir. Temmuz’a kadar işçileri mutsuz etmeyecek bir miktarda anlaşılıp, Temmuz’da yine Ocak ayına kadar bir zam yapılabilir. Bu sayede işverenin ödeyeceği miktar da prim tutarı da daha az olur. 
Asgari ücretliler özellikle şu son 2-3 ayı çok zor geçirdi, zam alacağım diyerek dişini sıktı. Artan maliyetler, fahiş kira artışları, üstüne son 1-2 ayda doğal gaz faturası eklendi. Birçok vatandaş geçim derdi nedeniyle depresyona giriyor. Vatandaşı enflasyona ezdirmeyecek bir ücret belirlenmesi, hükümetin de bu süreçte işçinin tarafında olması ve işverene de gerekli desteği sunması gerekiyor.