Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün Didim kampındaki 07-14 Eylül 2024 tarihli kamp dönemi de emeklilere tahsisi edilmişti. Bir kurumun emeklisine aidiyet duygusu yaşatmak bir kültürü ve bir ahde vefa örneğidir. Bu nedenle kurum yetkililerini ve kamp görevlilerini kutlarım. Kamp organizasyonuyla emekliye müstesna günler yaşattıkları için tüm yetkili ve emeği geçenlere “Tatilci emekliler” adına teşekkür ederim.

Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürü Yalçın Aydın, Destek Hizmetler Daire Başkanı Hüseyin Ünsal, Güvenlik İşleri Koordinatörü K. Yavuz Gacar, İdari Sosyal İşler Koordinatörü Başuzman Hakan Başarır ve Hakan Ak ile diğer kamp görevlilerinin Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü misyon ve vizyonuna yakışır faaliyetleri biz emeklileri mutlu ve mesrur etti. Kurumun üst yöneticisinden alt kademesine kadar herkesin görevini basiret, feraset, liyakat ve dirayetle sahiplenmesi devletimiz adına umut veren değerli bir iş anlayışı.

Eti Maden’in evvel adı Etibank idi… Birlikte çalışmış uzun yıllar birbirini görme imkânı bulamamış pek çok emeklinin bir araya gelmesine vesile oluyor bu kamp birlikteliği. Kampın yerleşkesi Didim Mavişehir’de güzide bir mekân... Kampın iki giriş kapısında dalgalanan Türk Bayrakları ve Eti Maden flamaları milli duygulara tam bir can suyu… Mavi gökler altında, yeşil bitki örtüsü arasında ay yıldızlı al bayrağın dalgalanışı insana bir başka heyecan, güç ve güven veriyor. Masmavi denize uzanmış yemyeşil bir yarım adada tasarımlı sosyal donatıların varlığı milli değerlerimizin bir başka güvenlik ve zenginliği. Kampta işlerin düzgün, temiz, tertipli, programlı, güvenli, huzurlu ve uyumlu ifası takdire şayan… Daha ne olsun?

Bir emekliye, çalışma hayatında yıllarca görev yaptığı kurum arkadaşlarıyla yaşadığı anıların hatırlatılmasından daha anlamlı armağan ne olabilir? Emeklinin yıllarca emek verdiği, umut bağladığı kurumu tarafından kendisine değer verildiğini görmesinin ne kadar da onur verici bir işlev olduğunu tahayyül zor olmasa gerek… Sözünü ettiğim emekliler çalıştıkları dönemlerde kurumlarının çeşitli kademelerinde görev üstlenmiş vefakâr insanlar. Pek çok emeklinin çalışırken kurum başarısı için evlerine gitmeden bazı geceleri mesai ortamında geçirdiklerini bilirim.

Eti Maden Kırka Bor İşletmesi Müdürlüğünde Ticaret Müdürlüğüm sırası bazı ihalelerin gece yarılarına kadar sürdüğü olurdu. Evrakları tekrar tekrar inceler, malen ve hukuken kimsenin kimseye hakkı geçmemesi hassasiyetiyle kurum onur ve itibarına yakışır çalışırdık. Diğer birim çalışanlarının da çalışma anlayışları bu minvalden farksızdı.  Dünya kamuoyunda “Etibank” ın imajı “Güçlü kuruluş-Güçlü bankacılık” olarak bilindi, tanındı. Uluslararası böyle bir imajla tanınmak ucuz emek, kısır akılla olur mu?

Didim kampında ne hoştu seher vakitleri komşu yerleşkelerde öten horoz sesleriyle uyanmak… Sonrası Didim’de okunan sabah ezanını veranda da dinlemek…  Hele dost sohbetleri paha biçilemeyen bir başka değerdi. Kamptaki bazı dostların isimlerini gelecek yazımda deklareyi düşünüyorum. Onların her biri çalışma hayatında birer stardı. Sözlerimi abartısız, hilafsız, doğaçlama ifade ettim. İlgiyi, ilişkileri samimi şekilde dile getirmeyi yeğledim. Bir kamptaki faaliyetler, ilgi ve ilişkiler daha nasıl olsun?

Bizim emekliler mecazen “Ununu elemiş, eleğini takmış.” yaşta insanlar. Ama bu emeklilerin her biri bir zamanlar insani ilişkiler ve çalışma hayatında örnek şahsiyetlerdi. İleride yayınlamayı düşündüğüm ANILARIM adlı kitabımda bu yazıma da yer vereceğim. Cumartesi günleri Didim Otogar’ı yanına kurulan incir pazarını gezip görmeden olur mu? Elbette olmaz! Köylülerin yetiştirdiği incir, üzüm, zeytin gibi tarımsal ürünleri pazara getirip tüketicinin nazarına sunmaları ülkemiz adına bir başka güzellik ve zenginlik. Pazarlık var, seçmek serbest. Tabi ki satıcının malına zarar vermemek kaydı ile.

Ömrünüz uzun, kazancınız bereketli olsun! Hoşça kalın! Dostça kalın!