Bolu Kartalkaya’da meydana gelen otel yangınında 78 kişinin hayatını kaybetmesinden sonra yangın merdivenleri ülkenin gündeminde en başta yer almaya başladı.
Gazete haberlerinde, televizyon tartışmalarında konu hep yangın merdivenleri.
Bizde bir olay oluyor, onu günlerce konuşuyoruz ama daha sonra unutulup gidiyor.
Aynı depremlerde olduğu gibi.
Şu anda gündem yangın merdivenleri, uygun mu, değil mi bu tartışılıyor.
***
Büyük binalarda olsun, apartmanlarda olsun, hastanelerde, kamu binalarında yangın merdivenleri var ama merdivenlere ulaşım sorunlu.
Rize’de bir hastanede yangın merdiveni var ama girişi kapatılmış.
Hastane yönetiminin kapatma gerekçesi ise hasta yakınlarının yangın merdiveninde sigara içiyor olması.
Böyle bir gerekçeyle yangın merdiveni kapatılır mı?
Kapatılıyor işte.
Bir çok apartmanda yangın merdiveni var. Ancak çoğunun girişleri kapalı.
Ya da pencerelerden ulaşım var.
Herhangi bir tehlike anında, yaşlıların, çocukların ulaşımı sorun olabiliyor.
***
Bir de Bolu Kartalkaya’daki otelde olduğu gibi içerden yangın merdivenleri var.
Bunların da sakıncalı olduğu ortaya çıktı.
Uzmanlar oteldeki yangında bu tür merdivenlerin bir baca haline gelerek yangının üst ya da alt katlara yayıldığını söylüyor.
Dedim ya bu konu bir süre daha tartışılacak ve sonra unutulacak.
Oysa artık bu işi denetlemesi gerekenler, işlerini çok daha sıkı yapmalı.
***
Gelelim bir de fırsatçılara.
Haberlerden de izlediğimiz gibi gerek bölgede olsun gerek ülkenin diğer illerinde öncelikle yangın söndürme tüp fiyatlarının üç-dört kat arttığını görüyoruz.
Kartalkaya yangınında yakınlarını kaybedenlerin cenazeleri alıp memleketlerine ulaştırmaları için kiralamaya çalıştıkları araçlar için astronomik rakamlar istendiğini de görmüş bulunuyoruz.
Bu bize büyük Kahramanmaraş depreminden sonra ortaya çıkan fırsatçıları da hatırlattı.
Acılardan çıkar devşirmeye çalışanlara lanet olsun.