ESKİŞEHİR

Yabancı öğrencilerden Eskişehir’e övgü dolu sözler

ERASMUS ile Türkiye’ye gelen Ukraynalı Kyrlo ve Kazakistanlı Khamida, Eskişehir’de yaşamaktan dolayı mutluluk duyduklarını dile getirdiler.

Öğrenci değişim programı ile Türkiye’ye gelen Ukraynalı Kyrlo Perederi ve Kazakistanlı Khamida Mukhitkyzy, Anadolu Üniversitesi’nde eğitim görmekten ve Eskişehir’de yaşamaktan dolayı mutluluk duyduklarını dile getirdiler.

Anadolu Üniversitesi, her eğitim döneminde binlerce uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapıyor. Bu kapsamda European Region Action Scheme for the Mobility of University Students (Erasmus) değişim programı ile Türkiye’ye gelen Ukraynalı öğrenci Kyrylo Perederii, Anadolu Üniversitesi’nin imkanları ve Eskişehir’deki öğrenci popülasyonu hakkında övgü dolu sözler söyledi. Anadolu Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde okuyan Kyrlo, kendisini çok şanslı hissettiğini ve mezun olduktan sonra da Eskişehir’de yaşamak istediğini belirtirken, Kazakistanlı öğrenci Khamida Mukhitkyzy ise üniversitedeki dans topluluğu ve tiyatro gösterileri sayesinde birçok arkadaş edindiğini anlattı.



“İyi ki Eskişehir’deyim”
Türkiye’ye gelmeden önce Erasmus değişim programında Ankara’yı tercih etmek istediğini, fakat seçenekleri arasında sadece Eskişehir olduğunu söyleyen Kyrvlo, “Şu an ‘İyi ki Eskişehir’deyim’ diyorum. Çünkü buradaki her şey hem ucuz hem de Anadolu Üniversitesi çok güzel. Eskişehir’in yerlileri gerçekten misafirperver, kendimi yabancı gibi hissettirmiyorlar. Bu şehir öğrenciler için tasarlanmış bir yer. Sık sık Porsuk Çayı’nın etrafında yürüyorum” diye konuştu.

Çibörek ve ayran ikilisi favorisi haline geldi
Kiev’de birçok ülkenin mutfak kültürü tanıma fırsatı olduğunu aktaran Ukraynalı Kyrvlo, Eskişehir’in yöresel yemeği olan çibörek ve ayran ikilisini hiçbir tada değişemeyeceğini belirtti. Tekrar fırsatı olduğu takdirde Eskişehir’e gelip burada yaşamayı düşündüğünü söyleyen Kyrvlo şu ifadeleri kullandı:
“Ben şubatta Ukrayna’ya döneceğim, fakat Türk Dili ve Edebiyatı öğrenmeye devam edeceğim. Peyami Safa ve Ömer Seyfettin’in hikayelerini okumayı seviyorum çünkü benim Türkçe öğrenmemde büyük katkıları oldu. Ben bir an önce Türkçeyi öğrenmek ve akıcı bir şekilde konuşmak istiyorum. Eskişehir’deki deneyimlerimi asla unutmayacağım, bu şehrin her yerini gezmek ve araştırmak istiyorum. Mezun olduktan sonra eğer bir iş teklifi alırsam hiç düşünmeden tekrar gelirim.”

“Eskişehir’in soğuğundan hiç şikâyet etmiyorum çünkü Nur Sultan buradan daha soğuk oluyor”
Daha önce Türkiye’ye hiç gelmediğini kaydeden Kazakistan vatandaşı Khamida Mukhitkyzy, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık programında okuduğunu belirtti. Türkçe konuşmakta zorluk çekmeyen Khamida, “Eskişehir’in soğuğundan hiç şikâyet etmiyorum çünkü Nur Sultan buradan daha soğuk oluyor. Ayrıca üniversitenin öğrenci toplulukları sayesinde birçok arkadaş edindim, dans topluluğu ve kampüsteki tiyatro gösterilerini izlemenin bana çok fazla değer kattığını hissediyorum. Derslerden sonra genellikle kütüphanede vakit geçiriyorum çünkü oradaki atmosfer beni ders çalışmaya teşvik ediyor. Eskişehir’in yerel lezzeti balaban köfteyi sık sık yerim ve Sazova Parkı’ndaki Masal Şato’sundan çok etkilendim” mesajını verdi.

{ "vars": { "account": "UA-99020016-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }