Açıklamayı yapan Çevre Sağlık Çalışma Grubu Başkanı Selma Güder “ Ortada güzel şehrimizin sürdürülebilir geleceğini tehdit eden birçok konu var ancak bugün en büyük sorunlardan birisi “kuraklık”. Bugünlerde yağışlar başlayınca “kuraklık bitti” diye sevinmek, tasarrufu elden bırakmak yersiz ve tehlikeli.”dedi.
Kaynaklarımızın eriyip gitmesini izlemeyeceklerini ifade eden Güder “ Eskişehir Kent Konseyi’nde yıllardır sularımız ve sularımızın geleceği için çalışmalar yürütüyor, konu hakkında vatandaşlarımızın da içinde yer alacağı projeler üretmeye gayret ediyoruz. Bu büyük sorunun çözümü için bireylerin farkındalığı, kurumların duyarlılığı ve hükümetlerin kararlılığıyla hareket edilmeli. Sivil Toplum Kuruluşları da bu gelişimi destekleyici projeler üretmeli, araştırmalar gerçekleştirmeli ve karar vericileri etkileyecek yaklaşımlar geliştirmelidir. Hep birlikte hareket edersek kayda değer bir değişimin yaratıcısı olabiliriz.”şeklinde konuştu.
İnsan kaynaklı iklim değişikliği kuraklığı hızlandırıyor
Kuraklığın, hem doğal hem insan kaynaklı faktörlerin tetiklediği olaylara güzel bir örnek olduğuna işaret eden Güder, tek sorumlunun iklim ve doğal şartlar olmadığını söyleyerek şöyle devam etti:
“Tarımda hedef ve vizyonunuz yoksa suyu kullanmasını da bilmiyorsanız ve yüzde 70'den fazlasını boşa akıtıyorsanız, inşaat sektörünü kontrol altına alamıyorsanız, bunda iklimin ya da doğanın suçu nedir? Tüketim alışkanlarımız, su kaynaklarımızı hoyratça kullanmak kuraklığın şiddetini arttırıyor. Sürdürülebilir bir dünya düzeni için tüm canlıların hayatlarından sorumlu olduğumuzun bilincinde olmalıyız. Kuraklığın ekonomik ve çevresel yönde baskılarını azaltma yönünde tedbir almalıyız. Böyle devam edersek, ileride yaşanabilir bir dünya kalmayacak ve sandığımız gibi ikinci bir dünya da yok!”