Eskişehirliler her zaman şehirlerine sahip çıkabilmeyi başara gelmiştir.
Bunun en iyi örneği de Alpu ilçesine yapılmak istenen kömürlü termik santral konusunda verildi.
O günleri şöyle bir hatırlarsak, Eskişehirliler neredeyse top yekun bir mücadeleye girip başarılı da olmuşlardı.
Şimdi de İç Anadolu’nun Çukurovası olarak bilinen ve her mevsimde ürün alınabilinen, bahçeler ile dolu Sakarya Havzası’nın yok olmaması için bir mücadeleye girilmiş durumda.
***
Bu konuda geçtiğimiz günlerde TEMA Vakfı ile Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu iş birliğiyle “Altın Madenciliğinin Eskişehir ve Sakarya Havzasına Etkileri” konulu bir panel yapıldı.
Eskişehir’in Belediye Başkanları her zaman olduğu gibi bu konuda da duyarlıydılar ve toplantıya katıldılar. Onların yanı sıra milletvekilleri Utku Çakırözer, İbrahim Arslan, Jale Nur Süllü ile Saadet Partisi Bursa milletvekili Mehmet Atmaca da katıldı.
Kütahya ve Bozüyük Belediye Başkanları ile TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç da toplantıda hazır bulundu.
***
Eskişehir’in ve de özellikle Sakarya Havzası’nın geleceğinin masaya yatırıldığı bu etkinlikte önemli konular gündeme getirildi.
TEMA Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Bu madencilik projeleri sadece bir bölgeyi değil, özellikle akarsuların ve su varlıklarının etrafında yerleşim aldıkları için bütün havzanın su kaynaklarını tüketecek. O nedenle havza bazında bakılması gerekiyor” dedi. Ataç ayrıca yaptığı sunumda, altın madenciliğinin çok büyük ölçeklerde çalıştığını ve uzun yıllar sürdüğünü belirterek Eskişehir’in yüzde 71’inde maden ile ilgili çalışmaların olduğuna dikkat çekti.
***
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç da, “Şehrimizin bugününe ve geleceğine kararlılıkla sahip çıkmaktan vazgeçmeyeceğiz” vurgusu yaparken, toplantının sloganı da “Sakarya Vadisi Yok Olmasın” idi.
Ataç şu konuların altını çizdi.
“Zamanında büyük ova diye tescilledikleri Alpu ovasına termik santral yapmaya kalktılar. Ama sizler, bizler hep birlikte buna itiraz ettik. Senelerce mahkemelere başvurarak iptal ettirdik. Sıra Sakarya havzasına geldi. Sakarya havzasını korumak için el birliği ile yola çıktık. Alpu Ovasına termik santral yaptırmadığımız gibi bu havzamızda da doğamıza, sağlığımıza, toprağımıza zarar verecek maden çalışması yaptırmayacağız. Şehrimizin bugününe ve geleceğine kararlılıkla sahip çıkmaktan vazgeçmeyeceğiz.”