Ekonomide iki söylem var, ‘güvercin’ ve ‘şahin’. Merkez bankası gibi bir otorite iseniz söylemleriniz, aldığınız kararlar, ön görüler, piyasa beklentilerine ve önceki aldığınız kararlara göre sertse, buna ‘şahin’ tavır denir. Tam tersine kararlarınız, ön görüleriniz, açıklamalarınız piyasa beklentilerine paralelse, takılan tavıra ‘güvercin’ denir. Şahin bir kuşun tabiatıyla, güvencinin tabiatına baktığımızda neden bu anlamlandırmaların yapıldığı anlaşılıyor.
Amerikan Merkez Bankası FED, 18 Aralık’ta faiz kararını, beklentilere paralel şekilde 25 baz puan (BP) indirim olarak açıkladı. Böylece politika faizi yüzde 4,25-4,50 bandına düştü. Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi FED kararları öncesi, enflasyon ve iş gücü piyasasındaki dengelere odaklanmış durumda. Geçen aylarda başlayan gevşeme patikasında, faiz indirimlerinin devamı için bu verilerin, FED’in belirlediği politikaya uygun gelmesi gerekiyordu. İş gücü piyasasındaki veriler beklentilere paralel sürüyor. Buradaki denge şimdilik korunmuş görünüyor. FED üyelerinin söylemleri de bu yönde. İş gücü ve ekonomide büyüme verilerinde iyimser hava devam ediyor. Lakin enflasyonda kafalar karışık. Bazı analistlere göre enflasyondaki veriler bu şekilde devam ederse FED 2025 yılında beklemeye geçecek. FED 18 Aralık’la birlikte üst üste 3 faiz indirim kararı aldı. FED, üst üste üç indirimden sonra her açıklamada enflasyon ve iş gücü piyasasına odaklandığını açıkça belli etmişti. Bankanın, son faiz indiriminden sonraki açıklamasında ise iş gücü piyasasından daha çok enflasyona odaklandığı görülüyor.
ABD’de enflasyon konusunda işler istenildiği gibi gitmiyor. PCE denilen ve kişisel harcamaları ifade eden çekirdek enflasyon hala tahminlerin üstünde. Buna bakarak, aralık ayı toplantısında Fed yetkilileri, ekonomik projeksiyonlarını güncelledi. Bu kapsamda, Eylül ayında 2024 için yüzde 2,6 olarak tahmin edilen çekirdek PCE oranı, Aralık ayında yüzde 2,8'e yükseldi. Ayrıca, 2025 yılına ilişkin çekirdek PCE tahmini de yüzde 2,2'den yüzde 2,5'e çıkarıldı. FED Başkanı Jerome Powell faiz indirimi kararından sonra kameraların karşısına geçti ve "Enflasyon tarafındaki riskleri ve belirsizliği yüksek görüyoruz. Belirsizlik yüksek olduğunda biraz daha yavaş ilerlersiniz" dedi. Her zaman önemli, dikkat edilecek diye yazdığım, PCE konusunda da "Çekirdek enflasyon gelecek sene yüzde 2,5'e gerilerse bu ciddi bir ilerleme olur." Şeklinde bir açıklama yaptı. Powell’ın bu yönde açıklamaları ve diğer üyelerden gelen açıklamalara göre eylül ayında 4 faiz indirimi öngörülürken, aralık toplantısında 2025’te iki faiz indirimi öngörülünce, FED şahinleşti.
‘Şahin FED’ sonrası piyasalarda ‘Kara Çarşamba’ yaşanır mı?
Piyasalar bunu negatif algılamış görünüyor. Dolar güçlendi, DXY yani Dolar Endeksi iki yılın zirvesi olan 108,265'e yükseldi. Şahin bir FED’in iç piyasaya da etkisi hiç iyi olmadı. Borsa İstanbul’da düşüş yaşanırken, Dolar/TL ise 35 liranın üstüne çıkmış durumda. FED’in şahin söylemleri güvenli liman altında da, bir süredir yatay giden seyri yukarı yönlü hareketlendirmiş görünüyor. Pay piyasaları, yani borsalar için bir ‘Kara Çarşamba’ olur mu? Bekleyip göreceğiz. Bu arada geçen haftaların ciddi fiyat artışlarıyla gündeme gelen kripto para birimi Bitcoin’de karar ve açıklamalar sonrası yüzde 5 kayıplar görüldü. Yatırımcılar mutlaka bu verilere dikkat etmeli.
FED sonrası TCMB faiz konusunda hangi adımı atacak?
FED kararı sonrası gözler TCMB’nin aralık ayında alacağı faiz kararına çevrildi. Toplantı 26 Aralık Perşembe günü saat 14.00’te. Bankamızın alacağı karar FED sonrası merakla bekleniyor. Foreks Haber anketine katılan ekonomistlerin çoğu aralık ayında TCMB’den bir faiz indirimi geleceği yönünde görüş belirtmişler. Görüşleri sorulan 25 ekonomistten 4 ekonomist ise, faizin yüzde 50 seviyesinde sabit kalacağını tahmin ediyor. Medyan beklenti bankanın aralık ayı toplantısında 150 BP bir faiz indirimine gitmesi yönünde. Bekleyip göreceğiz. Aslında ekonomistlerin dışında reel piyasanın da beklentisi, Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlaması yönünde. Sektörlerin nakit beklentisi, finansmana erişimin kolaylaşması, kredi ve kredi kartı faizlerinde indirimin gelmesi, 2025’te reel piyasanın en büyük beklentisi. Ancak burada yine enflasyonun gidişi çok önemli. 2024 sonunda enflasyon tahminler paralelinde yüzde 44 olarak gerçekleşirse, TCMB’nin yüzde 50 olan politika faizinde, indirime gidebilmesi için bir alan açılmış olacak.