Çocuklar için öykü kitabı yazdığını ve yaz tatilinde Eskişehir’de bir resim yarışması düzenlemek istediğini ifade eden Rusyalı sanatçı Ekaterina Dunaeva, aynı zamanda Eskişehirlilerin sosyal gönüllülük projelerine karşı ilgili olduklarından bahsetti.
Uğraş verdiği çeşitli sanat eserleri ve düzenlediği yardım kampanyalarıyla adından sosyal medya uygulamalarında sıkça söz ettiren Rusyalı sanatçı Ekaterina Dunaeva, çocuklar için Eskişehir’de bir resim yarışması düzenlemek istiyor. Eğitim öğretime uzun bir süre ara verilen yaz aylarında, çocukların birçok aktiviteden uzak kaldığına dikkat çeken Dunaeva, organize etmek istediği yarışma ödülleri ve tören için bu etkinlikte sorumluluk alabilecek bireylerden destek bekliyor. Yarışmaya gönderilen resimlerin içerisinden özellikle isimsiz olmaları konusunda titizlik gösterdiğini aktaran Rus ressam Dunaeva, “Dereceye giren eserler, sosyal medyada ilan edildikten sonra ödüllendirilecektir” dedi.
“Çocuklar için hikayeler yazıyorum”
Özel olarak ders verdiği öğrenciler ile üç adet resim yapıp sattıklarını ve elde ettikleri ücreti de yardım için bağışladıklarını söyleyen Ekaterina Dunaeva, sanat sayesinde insanlara ulaşabilmenin kendisine inanılmaz bir şekilde huzur verdiğini dile getirdi. Otizm hastalığı konusunda sürekli olarak gönüllü ve farkındalık çalışmaları planladığını aktaran Rusyalı Dunaeva, “İnternetten her gün güzel mesajlar alıyorum ve şu sıralar çocuklar için hikayeler yazıyorum. Henüz Rusça olarak kaleme aldığım öykülerin Türkçe çevirisini yapmadım. Tiyatro oyunu olarak da sergilenebileceğini düşündüğüm bu metinleri bitirdiğimde, Türkçe ’ye çevireceğim” şeklinde konuştu.
“Bir sanat etkinliği düzenlediğimizde sesimizi kolayca duyurabiliyoruz”
Pandemi döneminde yarım kalan Kemik Kurabiye Projesi ile Eskişehir’deki kafelerde sattıkları tarçınlı ve zencefilli kurabiyelerden kazandıkları parayı, sokak köpeklerini beslemek için harcadıklarını ileten Dunaeva, “Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyorum ve Eskişehirliler, bu konularda gerçekten çok duyarlı” diyerek ayrıca konuyla alakalı olarak sözlerine şu şekilde devam etti:
“Eskişehir’in, kültür-sanat çerçevesinde yeri diğer kentlere göre üst düzeyde. Müzisyenlere, ressamlara ve dans sanatçılarına saygı duyuluyor. Oğlum için yazdığım kitap ve çektiğim kısa filme yapılan geri dönüşlerden de bu durumu, bir sanatçı olarak hissettim. Bu kent küçük bir yer olduğu için herhangi bir sanat etkinliği düzenlediğimizde sesimizi kolayca duyurabiliyoruz.”