Suyun insan hayatı ve doğa için ne kadar gerekli olduğunu herkes bilir, ancak onu tasarruflu olarak kullanmayı maalesef pek bilmiyoruz.
Dünkü yazımda tehlike çanları çalan Sakaryabaşı için bu işin sorumlusu DSİ’nin neler yapabileceğini sorgulamıştık.
Diğer taraftan Eskişehir’in kullanma suyunun temin edildiği Porsuk Çayı konusunda da gerekli önlemler alınmazsa ileride tehlike çanları çalabilir.
Porsuk Çayı üzerindeki barajlardan Porsuk Baraj göletini besleyen akarsuyun incecik akmaya devam ettiğini görüyoruz.
Kütahya’dan Eskişehir’e gelirken bunu apaçık görebiliyoruz.
Ayrıca Porsuk Baraj göletinin suyunun iyiden iyiye çekildiğini de görebiliyoruz.
***
Eskişehir’in içme suyu Kalabak, konusunda şimdilik bir sıkıntı görülmüyor ama yaz mevsiminde suyun debisinin oldukça azaldığı bir gerçek.
İşte burada özellikle kullanma suyunun tasarruflu bir şekilde kullanılması gerekiyor.
Yıllarca vahşi suluma denilen yöntemlerle sulanan tarlalar derelerin kurumasına neden oldu.
Oysa damlaya yöntemiyle yapılan sulama suyun çok daha tasarruflu kullanmasını sağlıyor.
Susuz tarım da bir seçenek.
***
Geçtiğimiz aylarda Eskişehir Sanayi Odası tarafından “Eskişehir’in Yeşil Şehirler Programı Kriterlerine Göre Değerlendirilmesi” raporu yayınlanmıştı.
Burada Sanayi Odası Sürdürülebilir Yeşil Sanayi Birimi Koordinatörü Ömer Benli, bu konuda uzman bir isim.
Raporda görüşlerini belirtiyor onları aktaracağım, ancak bir sohbetimizde şehir şebekesi yani çeşmelerden akan suyla çim, bahçe sulaması yapıldığını görmenin kendisini çok üzdüğünü söylemişti.
***
Şimdi Ömer Benli ne diyor bakalım.
Eskişehir’in hızlı kentsel genişleme ve plansız arazi kullanımı çevresel ve sosyal baskıları arttırmakta, bu durum katı atık yönetimi, su kaynaklarının korunması ve enerji verimliliği gibi alanlarda iyileştirmeler yapılması gerekmektedir. Öte yandan, sanayi faaliyetlerinin ekonomik gücü ve temiz üretim teknolojilerinin benimsenmesi, şehrin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasında önemli katkılar sağlayacaktır. Ayrıca sürdürülebilir yapılaşma politikaları ve yeşil alanların korunması Eskişehir’in yaşam kalitesini arttırmaktadır.
Bu güçlü ve zayıf yönlerin bütüncül ve dengeli bir şekilde ele alınması, şehrin yaşam kalitesinin sürdürülebilirlik odaklı bir şekilde yükseltilmesini mümkün kılacaktır. Eskişehir’in daha yaşanabilir, daha temiz ve daha sürdürülebilir bir şehir olması için tüm paydaşların işbirliği yapması ve çevresel farkındalığın artırılması büyük önem arz etmektedir. Ortak çabalar ve koordineli çalışmalar sayesinde Eskişehir’in geleceğini yeşil ve sürdürülebilir kılmak için gerekli adımları atabiliriz.
Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş da bu konuda sanayicilerin yeşil dönüşüm konusunda şehirden çok ilerde olduklarını, şehrin geri kaldığını belirterek, ortak bir bilincin ve ortak sorumluluğun oluşması gerektiğini ifade etmişti.
***
Hayatımız ve doğamızın geleceği için mutlaka su kaynaklarını korumalı ve suyu tasarruflu kullanmalıyız.