Bildirici, Dünya Kanser Günü'nün Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından ilk kez 2005 yılında düzenlendiğini ve bu etkinliklerin her yıl 4 Şubat tarihinde dünyanın dört bir yanında gerçekleştirildiğini ifade etti.
Kanserin başlıca nedenlerine de değinen Bildirici, tütün kullanımı, yüksek beden kütle indeksi, düşük meyve ve sebze tüketimi, fiziksel aktivite eksikliği ve alkol kullanımının en önemli risk faktörleri arasında yer aldığını belirtti. Ancak kanserlerin üçte birinin bu risk faktörlerinden kaçınılarak önlenebileceğini vurgulayan Bildirici, erken tanı ve uygun tedavi ile iyileşme olasılığının da yüksek olduğuna dikkat çekti.
Kanserin, hem dünyada hem de ülkemizde ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer aldığını belirten Bildirici, dünyada her yıl yaklaşık 19 milyon kişinin kansere yakalandığını ve 9,9 milyon kişinin bu hastalık nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti. Mevcut eğer devam ederse, 2040 yılında bu sayının 30 milyona ulaşmasının beklendiğini belirtti. En sık görülen kanser türlerinin meme, akciğer, kalınbağırsak, prostat ve mide kanseri olduğunu kaydetti.
Bildirici, tütün kullanımının kansere bağlı ölümlerin yaklaşık %22’sinden sorumlu olduğunu belirterek, sigaradan uzak durmanın hayati önem taşıdığını vurguladı. Ayrıca, obezitenin kanserle ilişkili olduğunu ve fiziksel aktivitenin kanser riskini azalttığını dile getirdi.
Kanserin erken tanı ve tarama programlarına da değinen Bildirici, Dünya Sağlık Örgütü’nün meme, rahim ağzı ve kalınbağırsak kanserleri için toplum tabanlı tarama programlarını önerdiğini ve ülkemizde bu kapsamdaki tarama programlarının başarıyla yürütüldüğünü belirtti. İlgili tarama programlarının birinci basamak ve daha üst seviyedeki sağlık kuruluşlarında yapıldığını ve mobil tarama araçları ile de dezavantajlı gruplara ulaşıldığını ifade etti.
Son olarak, Bildirici, “Kanserden korunmak herkesin hakkıdır. Siz de kanserden korunmak ve kendinize uygun taramaları yaptırmak için; Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM), Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM), Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’ne başvurabilirsiniz” dedi.