Emeklilerin feryadı

Ülkemizde en güçlü oy potansiyeline sahip olan emekliler maalesef en mağdur kesimi oluşturuyorlar.

Bu güçlerini kullanamıyorlar, seslerini fazlasıyla duyuramıyorlar.

Maaş artışlarında en geriye düşmüş durumdalar, aldıkları ücret açlık sınırının bile çok altında.

Buna rağmen bazı emekli örgütleri seslerini yükseltmeye çalışıyorlar, sokaktaki eylemlerini sıklaştırıyorlar.

Geçtiğimiz gün de  Tüm Emeklilerin Sendikası, emeklileri yaptıkları eylemle  yılda 4 kez ikramiye verilmesi talebini dile getirdiler.

***

Açlık sınırının 21 bin lirayı geçtiği günümüzde iktidarın emeklilere 10 bin lira maaş vererek emekliler ile dalga geçtiği aktarıldı.

Tüm Emeklilerin Sendikası adına açıklama yapan Ali Paşa Şanlı, “Dilenci değil, emekliyiz. Hakkımız olanı istiyoruz. Eğer 40 milyon seçmeni temsil eden 16 milyon emeklinin oylarını almak istiyorsanız. Gözlerinizi ve kulaklarınızı kapatsanız da alanlarda sürekli dile getirdiğimiz hakkımız olan isteklerimizi hemen yerine getirin. Kök maaş uygulamasını kaldırıp, intibak yasasını derhal çıkarın. En düşük emekli maaşını hemen en düşük memur maaşı olan 32 bin 861 liraya eşitleyin. Ardından yoksulluk sınırı olan 56 bin 942 liranın üzerine çıkaracak yasal düzenlemeleri yapın. Yetim, dul ve engellileri de bu kapsama almayı da unutmayın. Bayram ikramiyelerini de yılda dört kez 32 bin 861 lira olan maaş tutarın da verilmesini derhal sağlayın. Yoksa artık boş vaatlerle, sadaka dağıtır gibi yüzdelik artışlarla emeklileri kandıramazsınız” diyor.

Şanlı’nın bu istekleri yerine gelir mi bilinmez.

Ancak çok zor gibi görünüyor.

***

Alım gücü iyice düşen vatandaşın bir başka sorununu da Esnaf Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen dile getirdi.

Zincir marketlerin fiyat etiketleriyle ilgili çeşitli oyunlara başvurduğunu aktaran,

Türkiye’de fırsatçılık yaparak kazanma lüksünün ortaya çıktığı ifade eden Birsen, kolay para kazanılma peşinde olunduğunu savundu.

Artık her sokakta neredeyse üç-beş zincir marketin olduğu günümüzde bakkallar giderek kayboluyor.

Birsen, “Büyük marketler dolara zam geldi, benzine zam geldi, asgari ücret zam geldi şeklinde gerekçelerle aldığı fiyatın üstüne helal olan kazancı dışında çeşitli yollarla zam yaparak, halkımızı bir şekilde kandırıyorlar. Büyük marketlerin etiketler üzerinde yapmış oldukları oyunlarla, ellerindeki imkanları hoyratça halkımızı kandırmak üzere kullanmalarını ben kınıyorum. Bir tuşta tüm Türkiye’deki ürünlerinin fiyatlarını değiştiriyorlar. Yıllardır söylüyoruz rafta ayrı fiyat kasada ayrı fiyat. Halkımızın bunlara karşı uyanık davranması lazım, seçici olması lazım” şeklinde konuşuyor.

Son zamanlarda birbiri ardına çıkan hastalıkları da bunlara bağlayan Birsen,

zincir marketlerin, kendi markaları adı altında fason üretim yaptırarak, kalitesiz ürünleri piyasaya sürerek halkın sağlığı ile oynandığını, denetimlerin de yeterli şekilde yapılmaması nedeniyle hastalıkların ortaya çıktığına işaret ediyor.

{ "vars": { "account": "UA-99020016-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }