Türk İş geçtiğimiz günlerde Nisan ayı açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı. Mart ayında 9 bin 591 TL olan açlık sınırı 10 bin 135 TL’ye yükseldi. Yoksulluk sınırı ise 31 bin 241 TL’den 33 bin 14 TL’ye çıktı. Bekar bir çalışanın yaşam maliyeti ise 12 bin 469 TL’den 13 bin 167 TL’ye yükseldi. 2023 yılında Türkiye’de hala soğan fiyatı şu kadar oldu, kırmızı et fiyatı bu kadar oldu diye konuşuyoruz. Konuşmak zorunda bırakılıyoruz daha doğrusu. Çok yazık. Ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor. Çalışmayan da asgari ücretin biraz üzerinde bir maaş alıyor. Sayılar ortada. Büyük çoğunluk açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyor. İnsanlar artık hayatta kalmak değil, yaşamak istiyor. Geçtiğimiz 1 Mayıs’ta birçok emekçi gibi bende alandaydım. İşçilerin çalıştığı kollara göre farklı farklı talepleri olmasına rağmen ortaklaştıkları nokta insanca bir yaşam. Kilogramı 30 TL’ye soğan, 300 liraya 1 kilogram kıyma almak istemiyoruz kardeşim. Hoş zaten asgari ücretle geçinen 4 kişilik bir ailenin almak istese de imkanı da olmuyor. Seçimlere çok kısa bir süre kaldı. Daha önceki yazılarımda ekonomi politikaları iyi olanın ve bunu vatandaşlara anlatabilenin seçimde avantajlı olacağını yazmıştım. Bakalım 14 Mayıs’tan sonra bu geçim derdi sonunda bitecek mi?
EYT’LİLERİN EMEKLİLİK SÜRECİ YÖNETİLEMİYOR
Bir başka sorun da Emeklilikte Yaşa Takılanlar. EYT’liler büyük mücadeleler verdi. Eylemler yaptı, basın açıklamaları yaptı, sosyal medyada örgütlendiler. Belki Türkiye’nin gördüğü en büyük örgütlenmelerden biriydi. Büyük bir kampanya yürüttüler ve sonunda haklarına kavuştular. Mart başında müjdeyi aldılar, başvurularını yaptılar, Mayıs oldu hala başvurusu onaylanmayan yüzbinlerce vatandaş var. Bekleyenler artık ‘Maaşı almayı geçtik, emekliliğimiz onaylansa bari’ diyor. Bayramdan sonra başvurusu kabul edilenler, bayram ikramiyesi alamadı. Onların bayram ikramiyeleri ne olacak? Sonuç olarak Mart ayında hak edişleri var. İkramiyeler de kazanılmış hakka girer. Yine yönetilemeyin bir süreçle karşı karşıyayız. ‘Yoğunluk oluştu, o yüzden aksıyor’ diye bir bahane kabul edilemez. Bu yoğunluğun oluşacağı gün gibi ortadaydı zaten. Bunu öngörüp, buna göre bir planlama gerçekleştirilmeliydi. Ekonominin hali ortada, yukarıda da yazdık. İnsanların eline biraz daha fazla para geçecek, belki biraz daha rahatlayacaklar. Her ne kadar daha sonradan ellerine toplu para geçecek olsa da o paranın değeri gününde aldıklarıyla aynı olmayacak. Bir de emekli olabilmek için prim eksiğini kredi çekerek kapatan vatandaşlar var. Onlar hem maaş alamıyor hem de kredi ödüyor şu sırada. EYT’liler ciddiye alınmaları gereken bir topluluk olduklarını yaptıklarıyla gösterdi. Bu gecikmeler uzarsa bunun da faturasını keserler.
AĞAÇ KATLİAMI İDDİASI
Geçtiğimiz gün Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Sadık Yurtman, vahim bir iddia ortaya attı. Yurtman, Orman Fidanlığı’nda ağaç katliamı yaşandığına şahit olduklarını söyledi. Fotoğraflarla da iddiasını destekledi. İddia doğruysa gerçekten çok yazık. Tüm dünya yeşile verdiği önemi her geçen gün artırırken, ağaç kesilmesi gibi konuları artık aşmamız lazım. Orman Bölge Müdürlüğü şu ana kadar konuyla ilgili bir açıklama yapmış değil. Kamuoyunun bir an önce konuyla ilgili aydınlatılması gerekiyor.