Eskişehir tüm Türkiye’de öğrenci kenti olarak biliniyor. Ben de öğrenciliğimi burada yaptığım için gerçekten o dönemlerde öğrenciler için her şey çok uygundu. Üniversiteye çok yakın yerlerde ev tutup, kalabiliyorduk. Okulun yemekhanesinde 1 TL’ye yemek yiyorduk. Son döneme kadar da bu böyleydi. Ne olduysa ülkenin içine düştüğü bu şartlardan sonra oldu. Geçtiğimiz günlerde Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Gazi Çelik, dar gelirli ailelerin çocuklarının kiraları karşılamakta zorlanacağını söyledi. Çelik, kiraların 5-15 bin lira arasında değiştiğini söyledi. Biz o dönemde elimize geçen KYK kredisi ya da bursu ile ev kiramızın bize düşen kısmını ve faturaları çok rahat ödeyebiliyorduk. Şimdi ise KYK bursu ya da kredisi bin 250 TL. 5 bin TL’ye 1+1 ev tutsa gençler, 2 bin 500 TL kira düşer. KYK kredisi yarısını bile karşılayamıyor. 2019 yılında 1,5 TL olan Anadolu Üniversitesi yemekhane ücreti 9 TL olmuş. KYK yurt ücretlerine zam gelmiş. Baktığınızda büyük paralar gibi durmuyor ancak enflasyon nedeniyle öğrencilerin aileleri de oldukça zor durumda. Hal böyle olunca bu ufak zamlar bile öğrencilere büyük geliyor. Açıköğretim Fakültesi bölümlerine de zam gelmiş. Öğrenim harçları neredeyse 2 katına çıkmış. Açıköğretim Fakültesi’nin fazla geliri malumunuz hazineye aktarılıyor. Bu para devlete gidiyor yani. Bu zamma gerçekten gerek var mıydı tartışılır. Yemekhane zammına da bence gerek yoktu. Tekrar sembolik olarak 1 lira yapılsın da gençler faydalansın. Fazla para devlete gönderileceğine bir kısmı yemekhanede değerlendirilsin. Sonuca gelirsek demem o ki eğitimde fırsat eşitliği diye bir şey kalmadı. Parası olan okuyacak, maddi durumu olmayan aileler çocuklarını okutamayacak. Geçmişte de bu durum böyleydi ancak bu kadar artmamıştı. Cidden bu enflasyonda öğrencilik zor iş!