2018’de, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) Başkanlığı ile Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanlığı seçimleri ayrı ayrı yapılmıştı.
Savaş Özaydemir aday olmayacağını ifade etmişti ve bu da bir devrin kapanacağı anlamına geliyordu.
*
Bildiğiniz üzere her iki kuruma talip iki aday vardı ve ikisi de aynı kişilerdi: Nadir Küpeli ile Celalettin Kesikbaş!
*
Seçim sürecinde neler olmadı ki?
Gruplaşmalar keskinleşti, söylemler giderek sertleşti, siyasi isimler devreye girdi…
Son düzlükte ‘kemik sesleri’ geldi desek yeridir.
*
Sonuçta iki kurum tek bir isme yar olmadı.
Sanayiciler, kurumları paylaştırdılar.
EOSB’ye Nadir Küpeli’yi, ESO’ya ise Celalettin Kesikbaş’ı uygun gördüler.
*
Seçim sürecindeki sert rekabet, elbette iki kanada da ‘hem siyasi hem de psikolojik anlamda’ zarar verdi.
Bu zarardan, taraflara destek verenler de doğaldır ki nasibini aldı.
*
Küpeli ile Kesikbaş’ın bir sonraki seçimlere kadar yapacakları dört ana unsur vardı.
Şahsi yaralarını sarmak, kırdıklarıyla barışmak, destekçilerini iyice konsolide etmek ve tüm bunlarla beraber seçmenleri olan sanayicilere verdikleri sözleri tutmak.
*
Şunu net ifadelerle söylemeliyim ki, her ikisi de bunları başardılar!
Özellikle, başında bulundukları hantal kurumları işler hale getirdiler, sanayicilerin büyük bölümüne “doğru tercih yaptık” dedirtebildiler. Değerli bir iş daha yaptılar: Şehre sırtını dönen sanayiyi, şehirle kucaklaştırdılar!
Bununla beraber her ikisi de, dört yıl önceye göre çok daha güçlendiler!
*
Ve tüm bunları yaparken, aradan dört yıl geçti…
Önce EOSB seçim kararı aldı. Bununla beraber Celalettin Kesikbaş, Nadir Küpeli’nin yanına giderek “benim oyum Küpeli’ye” dedi.
Günün sonunda Küpeli, tek aday olduğu seçimde bir nevi güven tazeleyerek bir dönem daha başkan seçildi.
*
Ve geldi ESO seçimleri.
4 Ekim’de yapılması için karar alındı.
Bu sefer Nadir Küpeli, Celalettin Kesikbaş’ın yanına giderek “benim oyum” Kesikbaş’a dedi.
Olağanüstü bir durum yaşanmazsa ESO seçimi de tek adaylı olacak, Celalettin Kesikbaş bir dönem daha başkan seçilerek güven tazeleyecek.
*
Bundan tam dört yıl önce ‘gürültülü’ bir rekabet yaşayan ikili, dört yıl sonra keyifle ‘barış çubuğu’ tüttürüyor.
Bu durum elbette birilerini rahatsız ediyor, kutuplaştırma üzerinden rant beklentilerini bozuyor.
*
Bozsun!
Pek çok değeri elinden kaçıran, çevre illere kıyasla gelişimi bir hayli yavaşlayan Eskişehir’in, artık uzlaşmaya, birlikte iş yapabilme kabiliyeti kazanmaya ve ciddi bir gelecek vizyonu ortaya koymaya ihtiyacı var.
Küpeli ile Kesikbaş’ın başlattığı bu uzlaşma kıvılcımının tüm alanlara sirayet etmesini umuyorum.