Gerek ulusal gerek yerel gündem hakkında birçok isimle görüşüp kendi fikirlerimiz ve onların savundukları taraflar dahilinde alternatif onlarca sonuca ulaşıyoruz. Varılan noktada zaman zaman başka bir açıdan da bakabildiğinizi fark ettiğinizde kişi sizi ikna edebiliyor. Ya da tam tersi kendi düşündükleriniz ve karşınızdakinin savunduğu cümleler sizin tam zıttınız oluyor. İşte bu sebeple kendime yeni bir format oluşturdum. Programlarda ağırladığımız konukların kullandığı argümanların benim zihnimde oluşturduğu yansımaları analiz edeceğim. Aslında bu işi birlikte yapacağız kıymetli okur.
'Aybüke'den İnceler' iftiharla sunar...
Evet, gelelim asıl konuya. Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Basri Yalçın kimdir? Önce buradan başlayalım. Kendisi siyasetçi ama her şeyden önemlisi bir akademisyen. Vurgu, eğitimci kimliğinde çünkü Yalçın, zihinlere temelden etki eden bir alanda aktif rol oynuyor. Yani okullarda... Fakat siyasi kimliğini bir kenara bırakarak tarih ve dış ilişkiler konusunda son derece objektif davranabiliyor. Hatta öyle ki programda, ülke ekonomisinde uygulanan politikaların yanlışlarından bahsedebildi. En ilginç olan nokta bu da değil. Yalçın, muhalefetin kendi tarafına karşı yapıcı muhalif olmasını bile istedi. Açıkça 'Çözüm önerisi sunun, yapıcı muhalefet olun. Değerlendirelim.' dedi.
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir açıklaması oldu. Erdoğan. 'Rabbim ömür verdikçe, milletimiz uygun gördükçe Türkiye Cumhuriyeti'ne ve Türk milletine hizmet etmeye devam edeceğim.' dedi. Kanımca bu cümlenin altında gizli bir mesaj var. Yeniden adaylık. Ben de genel başkan yardımcısına bu soruyu yönelttim. Kendisi de şöyle bir ifade kullandı: 'Devlet Bahçeli dahil olmak üzere hepimizin isteği Erdoğan'ın yönetime devam etmesi yönünde.'
Önümüzdeki günler içinde çok başka şeyler konuşacağız vaziyet alın.
Peki, yerelde ne oldu? Hasan Basri Yalçın, 25 sene Eskişehir'in yönetiminde yer almış Yılmaz Büyükerşen'in heykel dışında bir şey yapmadığını sadece iyi bir reklamcı olduğunu savundu. İşte burada kendisiyle fikir ayrılığı yaşadık. Çünkü şu günlerde hocanın yerel yönetimdeki etkisinin artık bitmesini istesem de geçmişte oluşturduğu markayı hiçe sayamam. Eskişehir'i merkeze doğru geliştirmesi dolayısıyla 'Büyükşehir' gibi hissetmememizin sebebi de olsa başka projeleriyle ulusalda ve hatta dünyada birçok kez iyi bir temsilci olmuştur.
Özetle; Siyaset alanı içinde Hasan Basri Yalçın, ilerleyen dönemde bize meclisten bile seslenebilir gibi görünüyor.