Yaklaşık 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinde, sendikalar hükümetin teklifini kabul etmedi. Yüzde 23’lük ilk teklifin ardından KESK, uyarı için 1 günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. KESK’in açıklamasında yapılan zammın enflasyon tahminin bile altında olduğuna vurgu yapıldı. Eylemden sonra gerçekleşen 2’nci teklif de sadece yüzde 2’lik bir artış yapılması da tepkilere neden oldu. Bu kez de Memur Sen üyeleri eylem yaptı ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde, ‘Alın terinden tasarruf olmaz. Emeğin karşılığı kısılarak bütçe büyümez’ denildi. Benim gibi Y kuşağı olanlar pek çok kez ailesinden ya da büyüklerinden şu lafı duymuştur. ‘Devlete girin, sırtınız yere gelmez’ ya da ‘Kapağı devlete atmaya bakın’ gibi laflar. Özel sektörün keşmekeş olduğunu, esnaflığın zor olduğunu düşünerek böyle diyorlardı elbet. Gel gelelim ülke ekonomik olarak öyle bir noktaya geldi ki, memurlar ile özel sektör arasındaki maaş farkında makas daraldıkça daraldı. Önceden belki 3 kat olan farklar, şimdi 1,5 kata kadar düştü. Hal böyle olunca memurlar da isyan etmeye başladı. Memur Sen ‘30 bin TL’nin altı kurtarmaz diyor’, ‘KESK yoksulluk sınırını geçmeli’ diyor.
İLK ZAMLI MAAŞ AÇLIK SINIRI ALTINDA KALDI
Yoksulluk sınırı bu arada 37 bin 974 TL. Konuyu biraz böleceğim ama tam da yeri geldi gibi duruyor. Açlık sınırı da 11 bin 658 TL olarak açıklandı. Vatandaşın eline zamlı ücret geçtiği ay, asgari ücret altında açlık sınırının altında kaldı. Daha önce köşemde 1-2 ay dayanır sonra açlık sınırının altında kalır demiştim ama bu kez ben de yanıldım. Senelerdir takip ediyorum. Köşemde de yazarım. İlk kez asgari ücretin açlık sınırının altında bu kadar hızlı kaldığını gördüm. Bir de asgari ücretin Ocak’ta yapılacak zammın ardından yılda 1 kere güncelleneceği yönünde iddialar ortaya atılıyor. Bu enflasyonda bırak yılda 1’i her ay güncellense yeridir. Yoksa millet ay sonunu değil, bu ücretlerle hafta sonunu getiremeyecek.
ENFLASYON ÇÖZÜLMEDEN BU İŞ BİTMEZ
Konumuza tekrar dönecek olursak. Memurlar yoksulluk sınırına yakın bir maaş istiyor. Hükümet de vermemek için elinden geleni yapıyor. Bugün verilse zaten yarın fazla fazla geri alınacak. KDV yüzde 20 oluyor, ona buna zam geliyor. Herkes hak ettiği maaşı alsın ve almalı. Gel gelelim, maaşlar bu şekilde eridiği sürece kimse hak ettiği maaşı zam aldığı ay bile göremeyecek. Sonuç olarak kimse halinden ve aldığı maaştan memnun değil. Geçen gün de savunma sanayii işçileri eylem yaptı, ‘Bu maaşlarla anca kağıttan uçak tamir edilir’ dedi. Ana fikir şu ki enflasyon sorunumuz çözülmedikçe, maaş sorunumuz da çözülmeyecek. Zam kavgaları devam edecek. İstenilen zam alınacak ama 1 ay bilemedin 2 ay içinde tekrar memnuniyetsizlik başlayacak, çünkü diğer her şey zamlanacak. Yani sevgili büyüklerim, artık kapağı devlete de atsanız her an sırtınız yere gelebiliyor. Aman dikkat!